AKP kullanılarak Türkiye’nin uzun yıllardır süre gelen tüm kodlarıyla oynandı.

Evet uzun zamandır ülkenin genetik kodlarında yer alan bir çok özellilk ve baskın karakterler AKP eliyle değiştirildi.

Gen ve kod değişimi bazen bünyede zararlı bazende normal bir gene sahip bünyenin yapamayacağı özellikler kazandırabiliyor bünyeye.

Türkiyenin kodlarında uzun bir zamandır Askeri vesayet ve toplumu korku ve şiddet ile kontrol etme vardı. Türkiye’deki egemen derinler Cumhuriyetin kurulmasından sonra ülkeyi kontrol etme aracı olarak orduyu kullandı. Ordunun ise genelde Kemalist ve ulusalcı kesimin kontrolünde olması sağlandı.

Orduda egemen olan bu zihniyet ülkede dindar kesimleri ve muhafazakar düşünceye sahip olan hemen herkesimi kendine düşman olarak gördü. Bu düşmanlığı zaman zaman aleni yapıldı mesala yemin törenine Başörtülü girmek isteyen asker anneleri alınmadılar askeri birliklere. Zaman zamanda gizli ve görünür olmayacak şekilde yapıldı mesala Askeri liselere öğrenci alımlarında sorulan sorular ve alınacak kişilerin köken ve ailevi durumlarına bakılarak yapılan ayrımcılıkla.

Asker toplumu kontrol etme yöntemi olarak hep korku ve şiddet unsurlarını kullanmıştır ve kullanır. Zira korku ve şiddet ile toplum birarada durma refleksini göstereceği ve daha rahat kontrol edilebilir olduğuna inanır. Doğuda 90 larda bu yöntem o kadar çok kullanılmıştır ki bunun için binlerce faili meçhul cinayet işlenmiş ve PKK nın saldırılarının olmadı zamanlarda bile dağlara atılan roketlerle toplum korku ortamında tutulup kontrol edilme yoluna geçilmiştir.

Egemen güçler 2000 li yıllara girildiğinde artık ülkenin askeri vesayetle yönetmenin zorluğunun farkına vardı ve makas değiştirdi. Türkiyenin toplumsal yapısını çok iyi bilen yapı bundan sonra ülkeyi başka bir yöntemle kontrol etme arayışlarına girişti.

Bu arayışın sonunda bu kullanılacak olan unsur olarak zaafları ve toplumda bir tabanı ve desteği olan Siyasal İslamcı kesimin olmasına karar verildi.

Zira sistem hep bir kesimi ezmek sonra ezileni kullanarak başka bir kesimi ezerek toplumu kendi isteklerine göre dizayn etmektir. Yıllarca ezilen muhafazakar kesimin artık iktidara gelme vakti gelmişti.

Burda soru şuydu.. evet ezilmişlerden bir iktidar çıkarılacaktı ama bu çıkacak iktidarın

1- Kontrol edilebilir olması lazım

2- Zaaflarının olması lazım

3- En önemlisi zaafları olan ve kullanıalbilir bir liderin olması lazım

İşte bu özelliklere sahip öncelikle bir lider arayışları sonunda bugün Abdurrahman Dilipak ve Abdurrahman Karslı’nında itiraf ettiği gibi bir proje olarak lideri bulundu ve AKP kuruldu.

Sonrasında herkesin bilidği süreçlerden geçilerek Askeri vesayet AKP eliyle sonlandırıldı.

Fakat her hayal kırıklığının kurulan bir hayalin eseri olması gibi AKP de yıktığı vesayetin aşığı oldu ve kendi vesayetini daha ahlaksızca bir yolla kurmanın derdine düştü ne yazık ki.

 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...