Günlerdir Şemdinli’de operasyonlar devam ediyor. Ölü yaralı sayısı hakkında net bilgiler yok. Şemdinli’de nelerin olduğunu konuyu bilebilecek konumdaki kişilerle konuştum. Teker teker anlatayım:

Hatırlayın, geçen yıl 11 eylül tarihinde Şemdinli şehir merkezinde bir düğün alanından Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Komutanlığı’na eş zamanlı bir saldırı düzenlenmişti. Saldırı sırasında içinde siviller hedef olmuş ancak PKK amacına ulaşamadan ilçeden kaçmak zorunda kalmıştı. PKK’nın amacı Şemdinli’de devletle halkı karşı karşıya getirmekti ancak bunda başarılı olamamıştı.

İşte bu dönemde PKK geçen yıl deneyip başaramadığı saldırının devamı niteliğinde bir saldırı için hazırlık yapıyordu. Geçen yılki saldırıdan çıkardığı ders şuydu: PKK şehir içine sızmış ve saldırı düzenlemiş ancak şehir içinden gelen karşılıkla püskürtülmüştü. PKK bu püskürtülmenin nedenini Şemdinli çevresinde yer alan dağlarda ağır silahların bulunmamasına bağladığı için bu yıl Şemdinli’yi çevreleyen dağlara yığınaklar yapmış. Dockalar kurarak Şemdinli civarına konuşlanmışlar. İkinci aşamada hem şehrin içinden hem de çevreden yapılacak saldırıyla Şemdinli’yi düşürmeye çalışacaklardı. Ancak tamamen TESADÜF eseri PKK’nın planı bozuldu.

PKK şehir merkezinde cephe savaşı için hazırlıklar yaparken iki gün üst üste, gündüz öğlen vakti, Şemdinli civarında yol kontrolleri yaptı. Bunu da PKK’ya yakın sitelerden ve twitter üzerinden duyurdu. Güvenlik birimleri bu yol kontrollerini askeri tuzağa düşürmek ve yoldan müdahale etmek için atılmış tuzaklar olarak düşünüyordu. Sadece bu kadar. Diğer tüm yığınaklardan da, kazılmış cephelerden de habersiz yol kontrollerinin yapıldığı bölgeye operasyon yapma kararı aldılar. Ancak PKK’nın beklediği gibi yoldan değil Dağdan giderek müdahale etmeye karar verdiler.


Güvenlik birimleri yoldan gidip PKK tuzağına düşmemek için Efkar Dağı’nın arkasından dolaşıp yukarıdan gidelim diye karar verince, PKK dağın arkasından dolaşıp yukarıdan yola inmeye çalışan güvenlik birimlerine bu sefer tepelere kurulmuş Dockalar ile saldırdı.
Bu nedenle ilk gün güvenlik birimleri yol kontrolleri yapan PKK’lılara operasyon yapamadı. Daha sonra PKK planlarının deşifre olduğunu düşünerek bu sefer Goman Dağı’ndan havan saldırısı düzenleyince devlet PKK’nın Şemdinli’nin çevresine mevzilendiğini havan gibi Docka gibi ağır silahlarla eylem yapma hazırlığı yaptığını fark etmiş. Yani tamamen tesadüf eseri PKK’nın Şemdinli’yi düşürme planı deşifre olmuş.


Güvenlik birimleri PKK Dockalarla saldırı yapıyorsa büyük bir yığınak ve hazırlık yapmıştır diyerek operasyon başladı ve günlerdir de operasyon sürüyor. Yani ortada bazı gazetelerin iddia ettiği gibi önceden gelen istihbarat sonucu devletin atak davranıp bir operasyon başlatması filan sözkonusu değilmiş.

Konuştuğum yetkililere “PKK bu kadar hazırlık yapıp mevziler kazarken, istihbarat almadınız mı” diye sorduğumda şu cevabı aldım: “Ne istihbaratı. İşe yarar hiç bir istihbarat gelmedi. Zaten Hakkâri’de devletin istihbarat biriminin toplam profesyonel istihbaratçı sayısı bir elin beş parmağını geçmez. Şemdinli’de ne MİT’in ne Emniyet’in istihbarat birimi var. Sadece burada değil tüm Güneydoğu’da durum bu. Devletin istihbarat biriminin il merkezlerinde en fazla beş profesyonel istihbaratçısı oluyor. Onlar da haliyle istihbarat toplayamıyor.” Hakikaten bu değerlendirme doğru. Daha önce görev yaptığım Bingöl için de aynı şey geçerliydi. Bingöl’de toplam profesyonel MİT’çi sayısı üç ya da dört kişiydi. Hakkâri için de durum maalesef buymuş. Emniyet istihbaratı için de durum farklı değil. İlçelerde bir ya da iki memurla istihbarat açığını gidermeye çalışıyor ki bu iyi bir durum olarak anlatılıyor.

Dolayısıyla ortada önceden alınmış bir istihbarat filan yok. Tesadüfen müdahale var ve işimiz Allah’a kalmış. Allah korumuş sizin anlayacağınız.


“PKK iki yıldır neden Şemdinli şehir merkezine saldırmaya çalışıyor”
diye sorduğumda ilginç bir cevap alıyorum: “Yüksekova ve Hakkâri şehir merkezinden farklı olarak Şemdinli halkı örgüte müzahir bir halk değil. İlçede etkinliği olan ve Kuzey Irak’ta yaşayan bir şeyhin ‘devlete isyan etmeyin’ diye takipçilerine öğüt verdiği ve çoğu insanın bu nedenle PKK’ya mesafeli durduğu ifade ediliyor. Bu nedenle de Şemdinli’yi PKK devletin bir uç kalesi olarak görüyor. Eğer Şemdinli’yi silah zoruyla düşürürsem Yüksekova ve Hakkâri halkı zaten benden yana, onları hareketlendirmem kolay olur, bu bölgede bir fiili özerklik alanı oluştururum düşüncesiyle Şemdinli üzerine planlar yapıyor.”

Ayrıca PKK’nın Şemdinli stratejisinin arkasında bir İran aklı olabileceği, İran’ın bir maşa savaşını en iyi yürüten bir devlet olarak PKK’yı maşa gibi kullanıp Türkiye’nin Suriye hamlelerine cevap vermek istemiş olabileceği de değerlendirmeler arasında. Bu düşünceye sahip güvenlik birimi yetkilileri delil olarak tüm kış boyunca İran’ın sınır karakolu Jermi’de 60 ila 100 arasında PKK’lının barındığını bunu Türk birimlerinin tesbit edip İran’a bildirdiklerini ama İran’ın tüm kış boyunca inkâr ettiğini anlatıyor. İran’ın sınır karakolu içinde barınan o PKK’lıların İran sınırını geçip Şemdinli’ye saldırı hazırlığı yaparken çatışmaların çıkması not edilmesi gereken bir durum olarak değerlendiriliyor.

Daha korkuncu şu: bölgede konuştuğum yetkililer “eğer bu yığınağı PKK geçen yıl yapıp o saldırıyı gerçekleştirseydi Şemdinli’yi düşürebilirdi. Bu yıl özellikle asker silah ve kapasite olarak güçlendirildiğinden bunu başaramadılar” diyor.

Yani sizin anlayacağınız tesadüfen bir felaketten kurtulduk. Şu anda güvenlik birimleri mevzi savaşı yapar gibi operasyon yapıyor. PKK bu mevzileri oluştururken istihbarat ne yapmış? İlçede istihbarat birimi yok ki bir şey yapsın…


[email protected]

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...