Reza Zarrap davasında,Suudilerin davanın başlaması için düğmeye bastığı ortaya çıktı.
Gazeteci Kamil Maman, twitterdan yaptığı açıklamalarla, Reza Zarrap olayının ilk olarak nasıl haber yapıldığını ve bu haberin başlamasına sebep olan kaynağını açıkladı.
Maman, kendisine bu haberin ilk bilgisini, Yasin el Kadı’nın avukatı tarafından verildiğini açıkladı.
Avuklat, Kamil Maman’a, İran’ın çok sayıda paravan şirket kurduğunu ve MASAK’a bu konu hakkında bir ihbarın olduğunu söyler.
Maman, bu konu hakkında belgenin olup olmadığını sorması üzerine, avukat, MASAK’a yapılan ihbar dilekçesini Kamil Maman’a ulaştırır.
Ve Maman haberi araştırmaya başlar.
Ayrıca haberin, Yasin el Kadı’nın avukatı tarafından, önce Yeni Akit Gazetesi’ne verildiğini, Yeni Akit’in haberi yapmaması üzerine Bugün Gazetesi’ne haberi verdiğini fakat orda da haber olarak yapılmaması üzerine, haberin Kamil Maman’a verilerek, Yeni Şafak Gazetesi’nde yapıldığını açıkladı.
PEKİ YASİN EL KADI KİMDİR ?
El Kadı, El Kaide başta olmak üzere silahlı örgütlere yüklü miktarda fon aktarmakla suçlanıyor.
Suudi Arabistanlı işadamı Yasin El Kadı, Şeyh Yasin Abdullah olarak da biliniyor. El Kadı için resmi Amerikan belgelerinde kullanılan tanımlama ‘küresel terörist’ ve ‘terörün finansörü’
Yasin El Kadi’nın adı ilk kez 1998 yılında FBI raporlarında geçti. Hakkındaki suçlama, ABD’de emlak alım satımı yaparak Hamas’a fon aktarmaktı.
Raporlarda ayrıca, El Kadı’nın 90’lı yıllarda Balkanlar’daki silahlı İslami harekete para aktardığı yönünde bilgiler yer aldı.
El Kadı, 11 eylül’den bir ay sonra ‘özel olarak belirlenmiş küresel teröristler’ listesine alındı.
Muvvafak Vakfı aracılığı ile El Kaide’ye fon aktarıldığının belirlenmesi üzerine, El Kadı”nın ABD ve AB ülkelerindeki tüm hesapları donduruldu.
Erdoğan’ın “aile dostumuzdur” dediği Yasin El Kadı 11 Eylül’den sonra BM Güvenlik Konseyi’nin ‘Terörü Finanse Edenler‘ listesine girdi. Kadı’nın tüm dünyadaki mal varlığına el konulmuştu. Açtığı davaları kazanan Kadı’nın adı daha sonra terör listelerinden çıkarıldı. Erdoğan, El Kadı’yı “Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen bir Suudi işadamı” diye tanıtmıştı.
25 Aralık fezlekesinde Yasin El Kadı
Can Dündar Cumhuriyet’teki yazı dizisindeyse, Kadı hakkında şu bilgiler yer almıştı: “25 Aralık polis fezlekesine göre Erdoğan, El Kadı ile Türkiye’de (saptanabilen) 12 görüşme yaptı. Yüz yüze gerçekleşen bu 12 görüşmenin 7’si, El Kadı’nın yasaklı olduğu dönemde gerçekleşti (…) Erdoğan, El Kadı’yı, ülkeye giriş yasağı olduğu dönemde yasadışı yollarla Türkiye’ye sokmuştu.”
Fezlekeye göre, El Kadı ‘Başbakanlık bürokratlarının ayarlamaları ve Başbakanlık Koruma Müdürlüğü görevlilerinin nezaretinde‘havaalanlarının VIP kısımlarından, kayıtsız olarak yurda sokuldu. Güvenlik kameraları görüntü alınmaması için kapatılırken, El Kadı’ya resmi araç ve özel koruma tahsis edildi.
Fezlekede ‘suç örgütünün‘ bir numaralı ismi olarak geçen ve ‘Amca‘kod adıyla anılan Yasin El Kadı’nın, Başbakan dışında MİT Müsteşarı Hakan Fidan’la da yine yasaklı döneminde beş kez buluştuğu tespit edildi.
Emniyet kayıtlarına göre ilk Erdoğan-El Kadı görüşmesi, 14 Nisan 2012’de, Fidan’ın da katılımıyla Haliç Kongre Merkezi’nde kaydedildi.
Görüşmelerin üslubuna da değinen Can Dündar, şu ifadeleri kullandı; “25 Aralık fezlekesine alınan telefon konuşmalarında El Kadı’nın Başbakan’dan randevu isterken kullandığı üslup, ast-üst ilişkisinin ters yönde olduğunu hissettiriyor neredeyse. Bir Suudi işadamının, ‘Bana Başbakan’ı ayarlayın. MİT müsteşarı da gelsin. Peşine randevu almayın’ talimatları vermesi tuhaf değil mi?”
El Kadı ve Erdoğan’ın bu görüşmelerde ne konuştuğu fezlekeye yansımasa da, Etiler’deki polis okulu arazisinin konuşulduğu internete sızan tapelerde ortaya çıkmıştı.
NOT:Erdoğan, Suudi Arabistan’ı eleştirince, Yasin El Kadı tarafından uyarılmış daha sonra Erdoğan Suudi Arabistan hakkındaki eleştirilerini durdurmuştu.
İŞTE KAMİL MAMAN’IN AÇIKLAMALARI
Haberi 5 farklı kaynaktan topladığım bilgilerle yazdım.Orhan İnceyi tanımıyorum,hiçbir şey vermedi bugüne kadar.
Sarraf ve işlerinden haberdar olmam ilk haber kaynağım Yasin El Kadının avukatı Mustafa Doğan İnalın sayesinde.
Fakat Muammer Güler ve Rıza Sarraf telefon konuşmasında benim bunu Orhan İnceden aldığımı düşündü.
Rıza Sarraf ve Muammer Güler tapelerde konuyu konuşken böyle bir tahminde bulunduğu için mesele böyle sanıldı.
Sarraf ve Güler ikilisi konuşmada bilgileri Orhan İrceden aldığımı düşünmesinden dolayı dosyayada öyle yansıdı.
Sarrafın karanlık ilişkilerinden beni ilk haberdar eden bana ihbar dilekçesini veren Yasin El Kadının avukatıdır.
17 Aralık dosyasına bu konun hatalı yansıdığını da operasyonu yapan polisler kabul etti.Mahkemede tanık olacaklar.
Tıpkı dosyada haber kaynağım nasıl yanlış geçtiyse haberin yayınlanmaması da öyle yanlış anlatılıyor bilerek.
Dediğim gibi Rıza Sarraf haberim Yeni Şafakta yayınlandığı için elimizde patladı ve değerini kaybetti. Olay bu.
Yasin El Kadının avukatı neden sana böyle bir belgeyi versin diyenlere cevabım, benim de bir dönem avukatımdı o.
Bakanlar gazeteye baskı yapsa da he tamam deyip haberi yayınlamak için tam sayfa ayırmıştık ama elimizde patladı.
Sarraf önce bakanları üzerime saldı. Bakanlar Sarrafın hayırsever olduğunu ve ekonomiye katkısı olduğunu söyledi.
Biz bakanların bu sözlerini ciddiye almayınca bu sefer beni itibarsızlaştırmaya çalışarak durdurmayı denediler.
Bu sefer de benim Rızadan para isteğim yalanını gazete yönetimine söylediler. Bu sayede oyaladılar.
Karşımda Egemen, Çağlayan ve Bağış vardı. Bana mı inanacaklardı yoksa 3 bakana mı? Olay büyümeye başlamıştı.
Sonra 17 Aralıkta ortaya çıktı ki benim para isteğimi söyleyen bakanlar haberi durdurmak için Rızadan para almış. Rıza ve onu soyan bakanlar bu kadar onursuz insanlar işte. Hem iftira attılar hem rüşvet aldılar.
Peki sonra ne mi oldu. Bugün ben bu iftiradan dolayı Rızaya şantaj yaptığım saçmalığından yargılanıyorum.
17 Aralık dosyasında var Egemen haberi durdurmak için 500 bin dolar Muammer de 1 buçuk milyon almışlar.Gerçek bu.
İşte Rıza’nın Bakanlara milyon dolarlar verip engellemeye çalıştığı o haberim bu. 35 de şirket vardı işin içinde.
Bu arada Rıza’nın yazdığım haberin bilgilerini doğruladığı telefon konuşması da bu. Kapı gibi haber hazırlamıştım.
Rıza Sarraf haberimi bir taraftan durdurmaya çalışıyor diğer taraftanda Mehmet Şimşek’e gidiyor ön almak için.
YENİYÖN