Pelikan Bildirisini nasıl okumalı:

Uzun süredir baharın en güzel ayıdır mayıs diyordum, bir çok kişi bunun ne olduğunu merak ediyordu. Mayısta ne beklediğimi şu iki yazıda yazmıştım. Ve dün mayısın ilk günü Ankara’yı sarsan şok bir gelişme yaşandı. Erdoğan çevresinden olduğu besbelli bir kalem Davutoğlu’na adeta bir muhtıra verdi. Pelikan Bildirisi olarak bilinen bildiride Davutoğlu’nun batılılarla anlaşıp Erdoğan’a ihanet ettiği anlatılıyor.

Haliyle bu bildiri siyasi gözlemcilerin en çok konuştuğu bir konu haline geldi.

Esas soru şu: Bu bildiriyi nasıl okumalı?

Bu bildiriyi okumak için üç ana noktaya bakmak gerekiyor. Bildirinin zamanlaması, bildiriyi kimin yazmış olabileceği, ve bildirinin amacı.

Bildirinin zamanlaması ve amacını birlikte anlatayım. Zira ikisi birbiriyle yakından ilgili.

Bildiri AKP MKYK’da Ahmet Davutoğlu’na yapılan darbenin hemen ardından geldi. Ankara kulisleri AKP’de kurultay olacak iddialarıyla yankılanırken, böylesi bir bildirinin gelmesi elbette herkesin dikkatini çeker.

Bildiri her şeye rağmen Erdoğan’ın Davutoğlu’nu tercih etmesine rağmen Ahmet Davutoğlu’nun Erdoğan’a ihanet ettiğini anlatıyor. Böylece önümüzdeki dönemde Davutoğlu’nun altındaki koltuk çekilirse Davutoğlu AKP tabanına bir “mağdur” olarak değil bir “hain” olarak sunulabilecek. İşte bu amaçla bildiride madde madde Davutoğlu’nin Erdoğan’a ihaneti anlatılıyor. Bu bildirinin Nasuhi Güngör ve havuz yazarlarının “bu iş Davutoğlu ile olmuyor” çıkışı ile örtüşen bir düzleme denk düşüyor.

Bildirinin son olaylı MKYK’dan hemen sonra AK Saray’da yapılacak bakanlar kurulu toplantısından hemen önce yayınlamış olması önümüzdeki günlerde yeni gelişmelere işaret ediyor. 29 Nisan’da Davutoğlu’na darbe yapılacağını on gün önceden yazan Fuat Avni’nin iddiasına bakılırsa Erdoğan Davutoğlu’nu istifaya zorlayacaktı.

Eğer Fuat Avni’nin yazdığı doğru ise işte bildirinin amacı budur.

Davutoğlu direnirse önümüzdeki günlerde Davutoğlu için iki kampanya birden başlayacak demektir; hem başbakanlığı beceremedi hem de bu davanın liderine ihanet etti. Bildiriye bu iki argüman da ustalıkla yerleştirilmiş durumda.

Bildiriyi kim yazmış olabilir?

 AKP’liler bildirinin AKP içinden olmadığına inanmak istese de bildirinin içindeki bilgiler bildirinin AKP’nin göbeğinden, hatta Erdoğan’ın çevresinden çıktığına işaret ediyor.

Şöyle ki; bildiride şöyle kritik bir bilgi var: “Temayül yoklamalarında 1. Gül, 2. Yıldırım, 3. Davutoğlu çıktı. Buna rağmen Reis hocayı parti başkanı yaptı”

Eğer bu bilgi doğruysa bu bildiriyi yazan kişi AKP kongresinden önce yapılan temayül yoklamalarını içeriden bilebilecek kadar yakın bir kişi olmalı. Zira bizim bildiğimiz AKP’nin temayül yoklamalarından Ahmet Davutoğlu birinci çıkmıştı. Nitekim 16 Ağustos 2014 Tarihli Star gazetesinin haberine göre

“Erdoğan’ın bizzat başkanlık ettiği toplantıda kapalı zarf içinde tek isim önerilmesi istendi. Edinilen bilgiye göre akşam saat 21.00’de yapılan toplantıda milletvekillerinin çok büyük bir oranda Ahmet Davutoğlu ismini önerdi.”

Siyaseti dışarıdan takip eden bizler bunu bilemeyiz ama temayül yoklamasından Davutoğlu değil de gerçekten iddia edildiği gibi Yıldırım ve Gül çıktıysa bunu bilebilecek üç dört kişi var. En başta Tayyip Erdoğan. O halde bu bildiri Erdoğan ve çok yakın çevresinden çıkmıştır.

Metinde bir de tırnak içinde bir ifade var. İddiaya göre Erdoğan Davutoğlu’na şöyle demiş: Temayül yoklamalarını biliyorsun, seni BEN başkan yapıyorum! Ama bu iki konuda söz vermen şartıyla” dedi.

Eğer bu bilgi gerçekten doğruysa, bunu bilebilecek iki kişi var. Biri Erdoğan diğeri Davutoğlu. Böylece Erdoğan Davutoğlu’na Saray’daki Bakanlar kuruluna gelmeden önce doğrudan şah çekmiş demektir.

Yine bildirinin içinde adı yolsuzluğa bulaşan dört bakan ile Davutoğlu ve Egemen Bağış ile Erdoğan arasında geçen görüşmelerden söz ediliyor. Eğer bu doğruysa, bu bilgiyi Erdoğan’ın çevresinden başka bilebilecek kimse yoktur.

Güzel olan şu: Pelikan Bildirisini yazan herkimse öylesine detaylar veriyor ki verdiği bilgilerin doğru olup olmadığını biz bile kontrol edebiliriz.

Anlatayım;

Pelikan bildirisine göre Davutoğlu dört bakanın Yüce Divan’a gitmesini istiyordu. Bunu bizzat Bakanların yüzüne söyledi. Bakanlar itiraz edince de

Bu bizzat Cumhurbaşkanımızın talimatıdır” der muhterem hocamız.

Çıktıklarında bakanlar çok şaşkındır. Bağış REİS’i arar. Durumu sorar.

REİS “olur mu öyle şey?!” der. “Gelin İstanbul’a hemen!” diye ekler.

1 saat sonra, bu sefer REİS Bağış’ı arar: “Siz Ankara’da bekleyin, ben geliyorum”

Sabahın köründe buluşurlar. Bakanları dinler. REİS kendisine yönelik kumpasın farkına varır. Sonra hocaya zılgıtı çeker.”

Yazıda iddia edilen telefon görüşmelerinin olup olmadığını, olduysa ne konuştuklarını bilemeyiz ama yazıda verilen bazı detayları açık kaynaklardan kontrol edebiliriz.

Açık kaynaklara baktığımızda, Örneğin Hürriyet’ ten Deniz Zeyrek, 23 Ocak 2015 tarihinde yer alan bir haberde iddianın izine rastlıyoruz. Haber yazılan içeriği doğruluyor. Habere göre görüşme 21 Aralık 214 gecesi gerçekleşti.

İşte bu tarih bilgi işimize yarayabilir. Eğer yazıldığı gibi Erdoğan görüşmeden bir gün sonra sabah Ankara’ya geldiyse bunun kaydı açık kaynaklarda olur.

VE BİNGO!

Gerçekten de Pelikan bildirisinde iddia edildiği gibi Davutoğlu’nun 4 bakanla yaptığı toplantının ertesi günü, yani 22 Aralık 2014 günü sabah Erdoğan CBK numaralı özel uçakla Ankara’ya gelir. Yani Pelikan Bildirisini yazan her kimse boş sallamıyor. Yazdığı olayın tarihi tutuyor. Böylesi bir olayı dışarıdan uyduracak birinin tarihileri tutturamama olasılığı oldukça yüksektir. O halde bu kişinin AKP’nin içinden olduğuna artık emin olabilirsiniz…

 Bildiriyi yazanı bulmak iki günlük iş…

Pelikan Bildirisini ilginç kılan bir başka şey de yazanın kim olduğunu bulmanın kolaylığı. Adeta bildirinin yazarı beni bulun diye yazıya teknik iz bırakmış. İzleri anlatmayacağım ama Pelikan Bildirisine bakan uzman gözler bu izleri kolayca görebilir. Yarına kadar kimse bulamazsa büyük olasılıkla ben bulabilirim…

Eğer MİT ve istihbarat birimleri bildiriyi yazan kişiyi bulmazsa, veya bildiriye destek veren Erdoğancı gazetecilere bir şey olmazsa bilin ki bildirinin arkasında Erdoğan vardır…

Özetle Pelikan Bildirisi Erdoğan’a çok yakın bir yerden gelen bilgilerle yazılmış bir bildiri.

Zamanlaması, ve uyarıları bakımından MAYISIN çok güzel geçeceğini gösteren bir bildiri…

 

 

 

 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...