Adana’da Gündem ve Azadiya Welat gazetelerinin dağıtımını yaparken 14 Ekim 2014’te sokak ortasında ensesinden vurularak öldürülen 46 yaşındaki Kadri Bağdu’nun ölümüne ilişkin dosyada hala bir gelişme yaşanmazken, Bağdu ailesinin ‘terör tazminatı’ başvurusu ise valilik tarafından reddedildi.

IŞİD saflarına katıldılar
Kobani eylemleri sırasında işlenen Bağdu cinayetinin, yine Adana’da ve bu cinayetten dört gün önce gerçekleşen Yusuf Güldiren cinayetiyle bağlantısı olduğu ortaya çıkmıştı. 10 Ekim 2014’te işlenen Güldiren cinayetinde kullanılan aracın gittiği yerde bulunan bir işyerinin T.G. adlı kişiye ait olduğunu tespit eden emniyet, 12 Ekim’de işyeri sahibiyle iletişime geçti.
T.G., polislere, ‘Kadir adlı bir gazeteci’ hakkında şikayette bulunarak, Kobani eylemlerinden o bölgede gazete dağıtan ‘Kadir’isimli şahsın sorumlu olduğunu ve bu şahsın gözaltına alınması halinde eylemlerin durabileceğini öne sürdü. Emniyet, Bağdu cinayetinden sonra T.G. ile kardeşi E.G.’nin Suriye’ye kaçarak IŞİD saflarına katıldığını tespit etti. Fakat şüpheliler E.G. ve T.G. hakkında herhangi bir soruşturma başlatılmadı.
Somut bulgu yok
‘Terör tazminatı’ için başvuruda bulunan ailenin başvurusu Adana Valiliği Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zarar Tespit Komisyon Başkanlığı tarafından reddedildi. 22 Aralık 2015 tarihinde verilen valilik cevabında, cinayette terör örgütü bağlantısına dair somut bulgu bulunmadığı belirtildi.
Cevapta, “Müracaatın incelenmesi sonucu süre yönünden, İl Emniyet Müdürlüğü olayın terör örgütü yandaşlarınca gerçekleştiğine dair somut bir bulgunun bulunmadığını, soruşturmanın Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği görevlilerince yürütüldüğünü belirttiğinden kanun kapsamına girmediğinden talebin reddine karar verildi”ifadeleri kullanıldı.
Bağdu ailesinin avukatı Tugay Bek’in cinayette IŞİD bağlantısının incelenmesi ile Bağdu dosyasının Kobani eylemleri sırasında işlenen diğer cinayet dosyalarıyla birleştirilmesi talebi savcılık tarafından reddedilmişti.
DİKEN-BURCU KARAKAŞ





