Kaymakam’ı linç girişimini Hasip Kaplan başlattı
Bilindiği gibi, Uludere’nin Ortasu köyünde meydana gelen bombalama hayatını kaybedenler köylüler için Gülyazı köyündeki taziye çadırını ziyaret eden Uludere Kaymakamı Naif Yavuz, bir grup tarafından darp edildi. Kaymakam Yavuz, beraberinde birkaç kişi ile birlikte hayatını kaybeden 35 kişinin yakınlarına başsağlığı dileğinde bulunmak için Gülyazı köyüne geldi.
Cenaze sahipleri ve olayın içindeki güvenlik birimlerinden aldığım bilgilere göre, Cenaze yakınları Kaymakam ve devletin taziyesine itiraz etmezken, BDP’lileri bu noktada uyarmış. Devletten gelen taziyelerde provokasyon istemediklerini belirtmişler. Kaymakam Naif Yavuz’da hem taziyede bulunmak, hem de bakanların taziye ziyareti öncesi provokasyon olup olmayacağını yerinde görüp değerlendirme yapmak üzere taziye çadırına gider.
Bu sırada kurulan taziye çadırına giren Kaymakam Yavuz’un linç girşimine yönelik ilk çıkışı BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan yaptı. Taziye çadırına girince cenaze yakınları hoş geldiniz derken, hiç kimseden henüz bir itiraz yükselimden Hasip Kaplan ”Neden geldiniz ben size gelmeyin demedim mi. Akşam bombalıyorsunuz sabah da taziyeye geliyorsunuz. Utanın utanın” diye linç girişiminin fitilini ateşler. Bunun üzerine zaten provokasyona hazır olan bir grup Kaymakam Yavuz’a saldırmaya başlar. Kaymakam Yavuz ağır yaralanır. Kafasında çatlakların olduğu durumunun ciddi olduğu ifade ediliyor.
Kaymakam’ın linç edilmesinden sonra taziyeye gelen baklanlar cenaze sahipleri tarafından taziyede ağırlanmak yerine evlerinde ağırlanmak istenir zira Başta BDP’li Hasip Kaplan olmak üzere bir provokatör grup taziye çadırını, cenaze sahiplerine rağmen kontrolüne almış, ve bir provokasyon üssü olarak kullanmaya devam ediyor.
En son Meclis’te bardak kıran Hasip Kaplan şimdi de yanına aldığı bir grupla birlikte provokasyon yapıp insanların acısını sömürerek siyasal rant elde etme peşinde. Hasip Kaplan daha sonra da medyaya yatıştırıcı beyanlar vererek sanki arabulucu rolüne savunmaya çalışıyor. Bu acı sömürücülüğü bu kan emiciliğe de başta cenaze sahipleri itiraz ediyor.
Ayrıca cenazelerin gömüldüğü mezarların PKK/BDP provokasyon merkezine dönüşmesi nedeniyle cenaze sahipleri bundan da rahatsız. Yakında buna yönelik bir takım girişimlerde bulunacakları da gelen bilgiler arasında…
Bu provokasyon girişimlerinden anlaşılan şu: PKK/BDP KCK’nın stratejileri doğrultusunda bu cenazeleri ve bu acıyı kullanıp bölgeyi ateş çemberine dönüştürmek istiyor ve devleti fonksiyonel olmaktan çıkarıp bir Serhildan ile de facto KCK sistemini oturtmak istiyor. Ancak kazara bombalanan ailenin BDP’ye soğuk bakması nedeniyle bu konuda zorlanıyor. Bu nedenle de provokasyonlarla devleti işlevsiz kılmaya çalışıyor. Hasip Kaplan’da bu konuda maalesef baş rol oynuyor. Hasip Kaplan bu yazdıklarıma yalan diyorsa mahkemeye versin ben oradaki şahitlerle bu provokasyonunu ispatlamaya hazırım.
Bundan sonra da benzeri provokasyonlara hazır olmak gerekiyor. Zira PKK/BDP çevresi son dönemde yenilen PKK’ya yeni bir sosyal moral vermek için bu konuyu bir araç olarak kullanmaya devam edecek. Zaten PKK liderlerinin çağırıları da bu yönde. İki aydır ortalıkta görünmeyen PKK liderleri çağırı üstüne çağırı yapıp Kürtleri sokaklardan çekilmemeye çağırıyorlar. Bekleyip göreceğiz…
Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…
Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.
Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...