HSYK’nın AKP’nin fiili kontrolü altına girmesinden sonra hukuku ortadan kaldırdığı sıkça konuşulan konulardan biri. AKP’liler dahil kimse hukuka güvenmiyor. AKP proje mahkemeleri ve atanmış savcıları bir savaş baltası gibi kullanıyor ve muhalif kim varsa boynunu vuruyor.
HSYK genel sekreteri “bizim istediğimiz şekilde karar vermeyen hakimi savcıyı hapse atarız” diye tehdit ettikten sonra fiilen hukuk zaten rafa kalkmıştı. AKP’nin istemediği kararları veren hakimler ve savcılar bir bir tutuklandı.
Şimdi sıra Havuz medyasına soruşturma açan savcılara geldi. HSYK, Sümeyye Erdoğan’a suikast rezaleti diye bir rezaleti manşetlerine taşıyan, kendi savunmalarında bile, belge koyamayıp, topu taca atan Akşam ve Güneş gazeteleri hakkında dava açan savcılar hakkında müfettiş görevlendirdi.
Havuz gazetesi Akşam’da yer alan habere göre “Sümeyye Erdoğan’a suikast yazışmalarını haber yapan AKŞAM’a dava açan savcıları HSYK inceleyecek. Savcılara hangi delillerle dava açtıkları sorulacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’a yönelik suikast planlarını içeren mesajları haber yapan AKŞAM ve GÜNEŞ gazetelerine dava açan savcılar hakkında inceleme başlatıldı. HSYK’nın görevlendirdiği müfettişler, gazeteler hakkında dava açan Bakırköy Basın Savcısı Hüseyin Parlakkılıç ile Savcı Mustafa Gökay’ın kararlarının hukukiliğini inceleyecek.”
HSYK’nın bu kararı Hukukun boğazlamaktan başka bir anlam taşımıyor. HSYK savcının soruşturmasından neden rahatsız oldu? HSYK’nın havuza soruşturma açan savcıları yıldırmaya çalışması HSYK’ yöneticileri havuz medyasının avukatı mı? sorusunu akıllara getirdi. HSYK Sümeyye Suikasti kumpasının açığa çıkarılmasından neden rahatsız? Yoksa bağlı oldukları irade onlara böyle bir emir mi verdi?