Fuat Avni yine çıktı ve Davutoğlu ile Erdoğan ve ekipleri arasında bir sürtüşmenin olduğunu iddia etti. Bu yeni bir bilgi değil. Medyayı takip eden hemen herkes bunu görüyordu zaten. Erdoğan’ın danışmanı Yiğit Bulut Davutoğlu’nun danışmanı Etyen Mahçupyan’ı utanmazlıkla suçladı örneğin.
AKP’deki kavga salt bir başkanlık kavgası değil. Davul Davutoğlu’nun boynunda tokmak Erdoğan’ın elinde. Bu durumdan Davutoğlu rahatsız. Ancak şimdi Erdoğan’a bayrak açacak durumu yok. Bayrak açarsa hem tabanını, hem iktidarını kaybedeceğini biliyor. Davutoğlu Erdoğan’ı zamana yayarak kündeye getirecek. Bu görülüyor.
Bunun için en somut adım Davutoğlu ekipleriyle Cemaatin önemli adamları arasında süren görüşmeler. Kulislere yansıyan bilgilere göre Davutoğlu’nun Cemaate haber gönderip AKP’ye karşı dilini yumuşatmalarını istediği, orta vadede, bir iki yıl içinde, durumun düzeleceğini söylediği iddia ediliyor.
Yine iddialara göre Cemaat medyasındaki “şahinlerin” yerini “güvercinlere” bırakmasının arkasında da böylesi bir pazarlık var. Cemaat medyasında Davutoğlu’na doğrudan eleştiri yöneltilmezken, Erdoğan’a yönelik dilin aynı ölçülülükte olmadığı gözlerden kaçmıyor.
Bu iddialar doğru mu bilemem. Ancak gözlemlerim şu yönde: Ne Davutoğlu çevresi, ne de Cemaat medyası, mecbur kalmadıkça birbirini eleştirmiyor. Sanki Erdoğan ve çevresini izole etmek için gizli bir anlaşma yapmışlar gibi neredeyse aynı dili konuşuyorlar.
İşi sosyolojisi de Edoğan’ın uzun süre bu gerilimi götüremeyeceğini gösteriyor. Kaymakamları illegaliteye çağırması bu çaresizliğinin göstergesi.
Davutoğlu çevresi yine Kürt sorunu, gazetecilerin tutuklaması gibi konularda da Erdoğan’ın artık partinin ve ülkenin sırtında bir kambur olmaya başladığını konuşuyor.
Bu veriler ışığında önümüzdeki dönemde Erdoğan’ın arkası arkasına hamleler yapması kaçınılmaz görünüyor. Erdoğan ne yapacak bilinmez ama, Davutoğlu’nun mücadeleyi zamana yayıp Erdoğan’ın yıldızının sönmesini beklemekten başka çaresi de cesareti de yok.
Anladığım kadarıyla Davutoğlu Cemaatle anlaşmasını da Erdoğan’la kavgasını da zamana yayarak işleme koymak istiyor.
Peki Cemaat doğru yapıyor mu? Bence baştan sona yanlış. Velev ki Cemaat bu anlaşmayla Erdoğan’ı bitirecek olsa bile, ilkesel olarak, ortak “düşmana” karşı bile olsa, AKP ile bir daha aynı fotoğrafı vermesini kesinlikle doğru bulmuyorum. Ama bu bir şey değiştirmiyor.
Ancak görebildiğim kadarıyla Davutoğlu Erdoğan’la kavgayı Cemaate havale etmiş durumda. Cemaatin Erdoğan’ı biraz daha yıprattıktan sonra Davutoğlu’nun bir hamle yapmasını beklemek yanlış olmaz…
Emre Uslu
