Odatv’nini haberine göre 15 Temmuz darbesini’den onbeş ay önce bir gizli tanık Gülen cemaatine yönelik yürütülen soruşturma kapsamında idade verip orduda kimlerin darbe yapacağını tek tek anlattığı ortaya çıktı.

Aralık ayı başında iktidar medyasında bir haber yayımlandı. “Başsavcılığın gizli belgesi darbecinin kasasından çıktı” başlıklı haberde, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 15 Temmuz darbe girişimi öncesi FETÖ’nün TSK içindeki yapılanmasıyla ilgili yaptığı çalışma sonucunda belirlediği bin 17 kişilik listeyi 2016 yılı içinde “gizli” koduyla Genelkurmay Başkanlığı’na gönderdiği belirtilerek, “Listede, darbe girişiminde yer alan önemli isimlerin olduğu öğrenildi. Bunların başında darbe girişiminin 1 numarası olarak gösterilen Akın Öztürk geliyor” deniliyor ve bu listenin darbeden sonra tutuklanan Genelkurmay Personel Başkanı İlhan Talu’nun kasasından çıktığı bildiriliyordu.

Ankara Cumhuriyet Başsavcı Yardımcısı Serdar Coşkun tarafından yürütlen soruşişurma kapsamında 5 Mayıs 2015 tarihinde ifade veren gizli tanık “Ömer”in orduda Hulusi Akar ve çevresinin darbe yapacağını, darbeye karışacak isimleri tek tek açıklayarak Serdar Coşkun’a isim listesi verdiği ortaya çıktı.

Müyesser Yıldız’ın haberine göre 3.5 sayfalık ifadesinin ardından tam 128 askerin isminin yer aldığı, “TSK İçinde Gizlenmiş Bulunan FETÖ Grubu İsim Listesi” başlıklı 8 sayfalık bir ek vermiş.

Gizli tanık “Kadir”in listesinde yer alan isimlerden bazıları ve bunlar hakkındaki ifadeleri şöyle:

Akın Öztürk : Şu anda Hava Kuvvetleri Komutanı… Olabilecek bir darbe girişiminde Kara Kuvvetleri Komutanı Hulusi Akar’ın yanında isteyebileceği tek kuvvet komutanı olduğunu düşünüyorum. Çünkü 12 Eylül ve bütün ihtilaller böyle olmuştur.

Salih Ulusoy : (Darbede Genelkurmay Plan ve Prensipler Başkanıydı): Hulusi Akar’a yakındır. Halen Ankara’da EDOK Etimesgut Zırlı Birlikler tamamen Salih Ulusoy’a bağlıdır. Buranın önemi herhangi bir darbe girişiminde zırhlı kuvvetlerin şehrin hassas bölgelere yerleştirilerek darbenin oluşumunu tamamlayacak bir unsurdur.

Metin İyidil : (Darbede EDOK Komutanıydı) : Halen Ankara 4. Kolordu Komutanıdır. 2005 yılından beri Ankara’da görev yapmış ve hiç şarka gitmemiştir. 2005 yılından beri ağırlıklı olarak Genelkurmay’da Personel Başkanlığı yapmıştır. Hulusi Akar’ın ekibinden olduğundan dolayı bu göreve organize olarak gelmiştir, kendisinin Fetullah Gülen Terör Örgütü üyesi olduğunu düşünmekteyim.

Mehmet Partigöç, Hamza Koçyiğit, Mehmet Akyürek, Hakan Eser, Şener Topuç, Celalettin Sağır, Hamza Celepoğlu, Tanju Poshor” gibi darbeci çıkan isimlerle devam ediyor.

Gizli tanık “Kadir”in savcılığa verdiği “TSK İçinde Gizlenmiş Bulunan FETÖ Grubu” başlıklı isim listesinin en başında yer alan isme gelirsek;

Açıktan Hulusi Akar’ın adını verip, nerelerde görev yaptığını, Balyoz sürecindeki uygulamalarını anlattıktan sonra özetle şunları söylüyor:

“Halen Kara Kuvvetleri Komutanıdır. Eğer devresi Korkut Özarslan sözde Balyoz davası nedeniyle mağdur edilmeseydi şu anda Kuvvet Komutanı olamayacaktı…. Kara Harp Okulu Komutanlığı yaptığı dönemde cemaatçi olmayan öğrenci ve personele mobbing yaptırmıştır… Hulusi Akar, TSK’da en rahat görev yerlerinde çalışan, terörle mücadele yapmış birliklerde de çalışmayan bir ordu mensubudur. Mizaç olarak çok sert. Koskoca generalleri personellerinin önünde azarlayan bir kişidir. Buna örnek olarak 2015 yılında Ankara Kara Havacılık Okulunu ziyaretinde okul komutanını aynı şekilde, ‘Senin askerliğin zayıf General’ diye azarlamıştır. Yine aynı yıl içerisinde Amerikan Ordusunca madalya ile taltif edilmiştir.”  

Şimdi herkesin merak ettiği soru şu: Darbeden 14 ay önce darbe yapılacağı ve darbeye karışacakların ismi mahkeme kayıtlarına girmesine rağmen AKP ve MİT’in darbeden haberi yokmuş gibi davranmasının nedeni ne? Çakma darbe girişimi ile akşamın 9’unda tankları sokağa çıkarıp insanlara bomba yağdıran askerlerin amacı neydi darbe yapmak mı yoksa Erdoğan’a “Allahın lüftu” bir fırsat sağlamak mı? 

 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...