Erdoğan’ın hırsı AKP’ye iki yanlışı birden yaptırdı. Oy kazanmak için çatışmaları bile göze alan bir parti konumuna düştü. Şimdi de Cemaati sokağa çekecek son hamlesini yaptı. Bu iki yanlış ile birlikte AKP’nin erken seçimden %40 alması da mucize olacak.

Anlatayım…

Şehit cenazelerinin AKP’yi nasıl etkilediğini Yarbayın isyanında gördünüz. Yarbayın isyanı aslında bir dip dalgasının yansımasıydı. Herkesin komşusuna söylediği, bazen söylemekten çekindiği o vurucu soruyu sorunca AKP apışıp kaldı. “Dün çözüm diyenler, analar ağlamasın diyenler, bugün ne oldu da şehit demeye başladı?”

AKP’nin erken seçim kampanyası süresince söyleyeceği bütün sloganları, anlatacağı bütün icraatları, 2023 vizyonu ve AK Sarayı bitiren bir soru bu. Her gittikleri yerde karşılarına çıkacak. Özellikle milliyetçilik vurgusu yaparak seçim kampanyası yapacak her AKP’linin bulunduğu yerde bir vatandaş çıkıp “dün çözüm diyordunuz ne oldu da bölgeyi PKK’ya teslim ettiniz, anaları neden ağlatıyorsunuz” diye soracak. Bu soru AKP’nin de ortamın da kimyasını bozacak. Bu soru etrafında kavgalar çıkacak. AKP bir türlü halka kendini anlatamayacak. İşte bu durum AKP’nin oy kaybetmesine neden olacak…

Daha önemlisi AKP’ye karşı en dirençli ve en dinamik güç Cemaat sokağa çıkacak. Daha doğrusu sokağa çıkmak zorunda kalacak. Bunu da AKP’ye sağlayacak. Hayır Cemaatin sokak eylemleri yapmasından söz etmiyorum. Sokağa çıkmaktan kastım şu; Cemaat 2010 referandumundaki gibi sokak sokak, hane hane, ev ev çalışacak. Bir parti için mi? Hayır. AKP Cemaate öyle bir altın fırsat sundu ki, kendisine karşı çalışması ve sokağa inip referandumdaki gibi çalışması için muhteşem bir gerekçe verdi.

Cemaat referandumdan sonra AKP karşısındaki partilere oy devşirmek için çalışmak istedi. Ancak cemaatin siyasetten uzak durma stratejisi, bir partiye yanaşında diğer parti tabanını kaybetme korkusu nedeniyle bir parti için, bir siyasi dava için sokağa çıkamıyordu. Bunu hem varlık nedenine, hem tarihsel duruşuna karşı bir çelişki olarak görüyordu.

Ancak AKP okulları metre metre ölçüp kapatma girişimi başlayınca Cemaat için müthiş bir fırsata dönüştü. Gidişat şunu gösteriyor: AKP şark kurnazlığı yaparak okulların açılmasına bir hafta on gün kala Cemaat okullarını bir bir kapatacak. Nitekim Bayburt’ta buna başladılar. Hatta Okulların açılmasının geciktirilme nedeni de bu plandır diye düşünüyorum. Tüm okullarda yapılan siyasi denetimler tamamlanamadığı için okulların vaktinde açılmasını erteledi. Buna da bayram nedeniyle okullar geç açılacak diye bir gerekçe uydurdu.

AKP’nin umudu şu: Cemaat okulların kapatılmasını idari mahkemeye götürecek. İdari mahkemeden en erken Yürütmeyi Durdurma kararı almak iki ay sürecek. İki ay kapalı kalacak okullardan öğrenci kaçacak. Okulların öğrencileri geri toplamasına transfere izin verilmeyecek. Böylece öğrencisiz kalan okullar iflasın eşiğine gelecek. Evdeki hesap bu.

Ama çarşı da karışık. Bu hesap çarşıya şöyle yansıyacak. Cemaat ki %3 seçmen kitlesiyle yaklaşık 2 milyonluk dinamik bir kitleden söz ediyoruz, bu kararı anlatmak için referandumdaki ki gibi sokağa inecek. Sokak sokak, ev ev AKP’nin bu zulmünü anlatacak. Böylece Cemaat kendi ilkesini, bir parti için çalışmama ilkesini çiğnemeden, sokağa inme gerekçesi bulacak.

Erdoğan’ın tüm çağırılarına rağmen, Havuz medyasının tüm karalama kampanyalarına rağmen Muhafazakarlar, hatta AKP’li bakanlar bile çocuklarını cemaat dershanelerinden almadı. Oralara göndermeye devam etti. Halen bir çok yerel AKP’linin çocuğu bu okullara gidiyor.

17-25 Aralık sürecinde kendini Cemaat söylemine kapatan, bir çok AKP’li Cemaatin argümanlarını dinlemeden peşinen kapıları kapatıyordu. Ancak çocuklarını da bu okullara göndermeye devam ediyorlardı. Şimdi o kitle çocuklarının okulunu kapatan AKP’ye karşı Cemaatin argümanlarını dinlemek zorunda kalacak. Bizzat kendi evinde, kendi çocuğuna dokunmaya başlayan AKP’ye karşı tutum almaları daha kolaylaşacak.

17-25 Aralık yolsuzluk ve hırsızlık operasyonunun AKP’ye doğrudan yansıması 10 puanlık bir düşüş oldu. Şimdi Cemaatin sokağa çıkıp ev ev okulların kapatılmasını anlatması AKP’den en az 5 puan daha kaybetmesini sağlayacaktır. Cemaatin bunu muhafazakar kitlelere anlatması, MHP veya CHP’ye oy istemekten bin kat daha kolay hale geldi.

Cemaat AKP’nin kendisine sunduğu bu altın fırsatı teperse o zaman bitecek. Benim tek kaygım, AKP’nin istihbarat teşkilatı Cemaat kadrolarına sızdı ve Cemaate yanlış kararlar aldırırsa Cemaat o zaman bu fırsatı değerlendirmeyebilir. Değilse Cemaatin AKP’nin verdiği bu pası gole çevirmemesi için hiç bir neden yok. İşte bu nedenle Cemaat sokağa inecek diyorum…

Emre Uslu

 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...