Aşağıdaki dramı okuyup gözü yaşarmayan kalbini kontrol etsin. Kalbinin yerinde taş taşıyor olabilir.

1- AĞIR BEDEL

Ben, xxxx ilinde mütevazi bir hayat yaşayan biriyim. Adım Ahmet.

Ülkemin son 3 yıldır yaşadığı bu çalkantılı döneminde»»

2-»» görevini kusursuz yapmaya çalışan insanların hallaç pamuğu gibi oradan oraya atılmasını büyük bir üzüntüyle izliyorum.

3 – Komşunun komşuya güveninin kalmadığı bir toplumsal faciaya doğru sürüklenmesi de işin cabası.

4-Geçenlerde canım sıkkın olduğu için Sosyal Yardımlaşmada çalışan bir arkadaşımın yanına sohbet etmeye gittim

5-Hoş beşten sonra çay içerken, arkadaşım bana dedi ki;

“Beterin beteri var Ahmet, haline şükret.” Bende hayırdır, ne oldu ki? dedim.

6-Bana, 3 gün önce başından geçen bir olayı anlattı.

Kuruma yardım için bir bayan geldi geçenlerde.

7- Kadıncağız biraz çekingen ve mahcup elinde bir bebek ve yanında 2-3 yaşlarında bir çocukla odama girdi.

8- Dedi ki, efendim zorda kalmasam buraya gelmezdim. Ama kendim için değil şu bebelerin hatırına bana devletimizin el uzatmasını istiyorum.

9-Ben de bacım hele durumunu anlat bakalım, dedim. Kadıncağız utana sıkıla başladı anlatmaya. Ben hemşireydim.

10- Küçük çocuğum olduğu ve yeni doğum da yaptığım için işimden ücretsiz iznine ayrılmak zorunda kaldım.

11-Çünkü burada çocuklarıma baktıracak bir tanıdık ve akrabam yok. Biz buraya yeni tayin olduk eşimle birlikte, dedi.

12-Eşin ne iş yapıyor diye sordum.

Gözlerini yerden kaldırarak benim gözümün içine baktı ve eşim Hâkimdi dedi. Ben bir ara duraksadım.

13-Peki, buraya neden geldiniz ve nereden geldiniz? dedim.

Kadın şöyle bir iç çekti ve eşim namusuyla işini yapmanın bedelini ödüyor, dedi.

14-Gözlerinden yaşlar sicim gibi akmaya başlamıştı.

İstanbul’da yaşıyorduk, eşim 6 çocuklu bir ailenin oğludur.

15-Ve ailesinin maddi imkânları olmadığı için kardeşlerinin eğitim ve bakım masraflarına o destek oluyordu.

16-Kader bu ya, eşim İstanbul’da bir şirketin yaptığı yanlış işlerden dolayı bu şirketin yasalar önünde haksız olduğunu tespit etmiş.

17- Tabi ülkemizde işini namusuyla yapmanın bedelini ödedi eşim, dedi. Bir sabah eşim buraya tayin edildiğini öğreniyor.

18- Her şey bu şekilde başladı. Daha sonra da malesef,

milletimize yapılan alçak darbe olayında, hiçbir ilgimiz olmadığı halde»»

19»» bir sabah, eşim sanki teröristlerin evi aranırmışçasına evi aranarak tutuklandı.

20-Yıllarını hakka hukuka adamış insanlar olarak kendi evimizde hakaretler yedik. Ben de iki çocukla ortada kaldım.

21-Kimseye al açmamak için evimdeki eşyaları sattım bir süre. Ama baktım ki olmayacak, devletine namusuyla hizmet etmiş»»

22»» insanlar olarak yine devletimizden yardım istemeye geldim. Yaşadıklarımdan dolayı sütüm de kesildi, bu bebeğe süt bile veremiyorum.

23-Paramız da olmadığı için bebeğime mama ve bez alamıyorum.

Bu gurbet ilde çocuklarımın ve evin ihtiyaçlarını karşılamaktan acizim, dedi.

24-İçim burkuldu ama belli etmemeye çalıştım ve bayana dedim ki, şu dilekçeyi doldurun ve başvurunuzu yapın, dedim.

25-Ben de heyecanla arkadaşıma sordum. Ne oldu? Dilekçesine olumlu cevap geldi mi? Arkadaşım üzülerek önüne baktı ve maalesef Ahmet, dedi.

26-Durumları biliyorsun, cevap olumsuz, dedi.

Kurum olarak bayanı arayıp yardım edemeyeceğimizi ilettik.

Benim içime bir kor düştü.

27-Hemen arkadaşımdan bayanın verdiği dilekçedeki adresi ve telefonu istedim. Sağ olsun bana verdi.

28-Akşam olanları eşime bir bir anlattım.

Hem ağlaştık hem de ne yapabiliriz diye düşündük. Eşimle birlikte sabahı zor ettik.

29-Sabah olunca da doğru alışveriş merkezine gidip yiyecek ve giyecek aldıktan sonra bayanın adresine gittik.

30- Kapı açıldı ve meraklı gözlerle bize bakan bayan, buyurun siz kimsiniz? Dedi

31-Eşim durumu kısaca özetledikten sonra içeri geçtik. Eve şöyle bir göz gezdirdim. Burasının bir hakim evi olabileceğine hiç aklım kesmedi.

32- Bir iki çekyat bir iki halı vardı evde. Buzdolabı bomboştu. Kadıncağız ihtiyacı olduğu için evin eşyalarını teker teker satmış.

33-Kendi anne babasının da durumları iyi değilmiş. Onlar da kağıt toplayarak anca geçinebildikleri için kızlarına para gönderememişler.

34-Hâkim bey de kendi kardeşlerine maddi destek olduğundan anne babası da iki ay kira yardımı dışında çok fazla destek olamamışlar.

35-Eşi burada tutuklu olduğu ve gurbette olduğu için kimseden de yardım isteyememiş.

36-Kaç akşamdır aç yattığını ve son parasını da dün harcadığını söyledi. Gece yatarken de “Rabbim biz sana emanetiz” demiş.

37-Bizim yüzümüze bakarak “Sizi bana Allah gönderdi, dedi.

Kadın anlattıkça bizim boğazımıza bir şeyler düğümlendi.

38-Göz yaşlarıma hakim olamadım ve dışarı çıktım.Bir müddet daha kaldıktan sonra bir ihtiyacın olursa bizi bu numaradan ara dedik.

39-Gıda paketini ve aramızda topladığımız bir miktar parayı da bayana teslim ettik. Kadıncağızın gözleri hem yaşlı hem de sevinçle doluydu.

40-Bu olayın tesiriyle 3 gündür eşimle birlikte gözümüze uyku girmiyor Rabbim kimseyi aç ve açıkta bırakmasın.

41-Ey kimsesizler kimsesi.

Sen bizim velimiz ol.

Ülkemizi bu sıkıntılı halden sen kurtar, Ya Rabbi!

ÂMÎN