Gazeteci Fatih Altaylı T24′e verdiği röportajda çok konuşulacak açıklamalarda bulundu. Değişik konulara değinen Altaylı’nın en çarpıcı açıklaması gazete tirajları konusunda twitter fenomeni Fuat Avni’yi doğrulaması oldu.

Hatırlayın Fuat Avni geçtiğimiz hafta attığı tweetlerde “yandaş gazetelerin satışlarının açıklandığının çok altında” olduğunu yazmış Sözcü’nün tirajının ise Erdoğan’ı şok ettiğini duyurmuştu.  Fuat Avni’nin vediği rakamlara şöyleydi. Zift Medyası gerçek tirajlar:

Sabah: 107000. Vakit: 33000. Akşam: 5500, Güneş: 7100, Yeni Şafak: 19200, Takvim: 24000, Star: 17600, Milat: 1000

Fatih Altaylı bir medya yöneticisi olarak işte bu rakamları doğruladı.

“Ulusal gazetelerin açıkladığı tirajları son olarak Fuat Avni yalanladı. Yakın zamana kadar yöneticilik yaptığınız için soracağız; hangi gazete aslında ne kadar satıyor, tirajlar hangi yöntemlerle yüksek gösteriliyor?” şeklindeki bir soruya “Hakikaten çok acayipsiniz. Bu ülkede kimsede hafıza yok. Bakın ben Habertürk’ü kurar kurmaz ne yaptım. ‘Tirajlar denetlensin’ diye yıllarca yazdım. Söyledim. Habertürk’ün tirajını bağımsız denetime açtık ve açıkladık. Bizden başkası yaptırmadı. Sonunda biz de pes ettik ve vazgeçtik. Ben o dönemde ‘Bu tirajlar yalan’ diye defalarca yazdım. Kimse tınmadı. Fuat Avni yazınca mı ‘Aaaa!’ dediniz. Fuat Avni adındaki Twitter hesabının verdiği tirajlar üç aşağı beş yukarı doğru. Doğrusu yöntemlere çok hakim değilim. Dağıtım şirketleri daha iyi bilir o işleri. Ama pek çok gazetenin ithal ettiği veya satın aldığı kâğıt miktarı tirajının gerektirdiği kâğıdın 10’da biri kadar. Bazı gazeteler üniversitelerde, marketlerde, otobüslerde bedava dağıtılıyor. Ama bunlar yine de tiraj. Bazıları basmadığı gazeteyi tiraj diye yazıyor.” diye yanıt verdi.”

Gazete Genel Yayın Yönetmenliği yapan Altaylı’nın bu itirafı hükümetin muhalif medyaya neden yüklendiğini de açıklıyor. Tiraj ve itibarları yerde sürünen havuz medyası ile algı operasyonu yapamayan Erdoğan ve AKP Doğan medya ve Cemaat medyasına el koyarak hem muhalefet odağını sustumrak, hem de bir süre daha algı operasyonları yaparak iktidarını korumak istiyor. 

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...