Abc Gazetesinin yazarlarindan Torun Ahmet Türkmen Akp’nin referandum yaşadığı hayal kırıklığını ve partı içindeki kırılmaya değindi.

İşte o yazı

Bugünkü Cumhuriyet gazetesinin manşetinde AKP’ye yakınlığı ile bilinen MAK araştırma şirketinin yaptığı araştırmaya göre “AKP içinde en az yüzde 10 ‘hayır’cı olduğu, ‘evet’ oylarının toplamda yüzde 45-47 bandında, kararsız seçmenlerin ağırlıklı bölümünün ise ‘hayır’a yakın olduğu” belirtiliyor.

Gerçekte oldukça abartılı bir değerlendirme. Gerek kırsaldaki çalışmalardan edindiğimiz izlenimler, gerekse doğrudan ‘kaçak saraya yapılan anketlerden’ sızan bilgilere göre ‘Evet’ tercihinin bu rakamın dahada gerisinde olduğu görülüyor.

Siyasi iktidar çevrelerinin son zamanlardaki hırçın davranışlarının altında biraz da bu var. Algı kırılması yaşadıkça, evet oyları geriledikçe saldırganlaşıyorlar ve büyük hatalar yapıyorlar. Almanya ve Hollanda ile ‘suni olarak’ yaratılan krizin ilk günlerde kendilerine yarar getirdiğini düşünürlerken, olay ters tepmeye başladı. Tümden Avrupa’yı karşılarında gördüler. Benzer tepki kervanına Amerika da katıldı. Türkiye’den uçuşlarda bilgisayar, diz üstü bilgisayar gibi eşyaların uçağa alınmasını yasaklayarak Avrupa’ya desteklerini gösterdiler. Yani Erdoğan ve AKP “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmaya” başladı.

Suriye ve Irak cephesinde Rusya, Amerika ve Avrupa’dan da sert bir reaksiyonla karşılaştılar. Türkiye’nin Membiç ve Rakka’da operasyona katılma imkanı tümden ortadan kalktı. Her iki ülke de tercihini Kürtlerden yana kullanarak PYD’yi tercih etti. Yani AKP hükümetinin tüm planları alt üst oldu.

Kısa bir süre sonra TSK’nin Suriye’de kalma ve terörist ÖSO’yla birlikte hareket etmesi ‘tartışılır hale gelecek’ diye düşünebiliriz.

Kısacası, çemberleri daralıyor.

Bu durumda güçlü bir ‘Hayır’ın çıkması muhtemel gözüküyor. Ama ‘sandıkların iyi korunması ve ıslak imzalı tutanakların yerlerine ulaştırılması’ koşulu ile.

Karşımızdaki gücün artık neler yapabileceğini hepimiz biliyoruz. Bu nedenle özel bir çalışma yapmak gerekiyor. Unutmayalım ki; güçlü bir ‘Hayır’ın çıkmasından sonra demokratik siyasetin önü açılacak, bu süreçte oluşan güç birliği önüne yeni hedefler koyabilecektir.

 cumhuriyet