Heralde yakın bir zamanda buzdolabına kaldırdıkları Çözüm Süreci Öcalan üzerinden yeniden başlayacak ki Yandaş Medya’da Öcalan sesleri yeniden yükselmeye başladı.

Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Abdülkadir Selvi, Öcalan’ın yakın bir zamanda yeniden devreye gireceğinin haberini verirken, AKP Milletvekili ve Star Gazetesi Yazarı Orhan Miroğlu da “Çözüm”ün adresi olarak İmralı’yı göstermesi dikkat çekti.

Selvi, Öcalan’ın birkaç ay içinde devreye gireceğini söyleyip, Öcalan’ın devreye girmesiyle ilgili ilginç bir benzetmede bulundu: Antibiyotik…

Antibiyotik de ne alaka derseniz, İşte Selvi’nin yazısından o bölüm;

“Öcalan’ın devreye girmesi antibiyotik tedavisi gibi. Antibiyotik tedavisine zamanında başlanılıp, saati geçirilmeden düzenli olarak alınırsa etkili olur.”

Birkaç ay içinde ise antibiyotik tedavisine geçilecek”

Yeni Şafak Yazarı Selvi, bir süre sonra görüşmelerin yeniden başlayacağını ve Öcalan’ın yeni anayasa sürecinde devreye gireceğini de ileri sürdü.

İşte Selvi’nin açıklamasından o bölüm;

“Öcalan PKK’yı kurdu ama örgütü Kandil yönetiyor. Ne PKK eski PKK, ne Ortadoğu eski Ortadoğu diyen Selvi, ‘Hükümetin, reform sürecini başlatıp, yeni anayasanın düğmesine basmasıyla birlikte iklimin değişmesi bekleniyor. İşte tam bu aşamada Öcalan’ın da devreye girmesi bekleniyor. Daha doğrusu Öcalan’ın ancak bu zemin sağlandıktan sonra devreye girmesinin anlamlı olduğu düşünülüyor.”

Öte yandan çözüm için yine İmralı’yı adres gösteren isimlerden birisi de AKP Milletvekili Orhan Miroğlu idi.

“ÖCALAN’A RAĞMEN…”

AKP’li vekil Orhan Miroğlu’dan Star gazetesindeki yazısında, “Kandil, hendek siyasetini, Öcalan’a rağmen inşa etti.” diye yazdı. Miroğlu yazısında Güneydoğu’daki çatışmalardan HDP ve PKK’yı sorumlu tutarak şöyle yazdı:

“HDP ve Kandil’in ne yapmak istedikleri, amaçları çok net ama çözüm sürecinin muhatabı durumunda olan Öcalan’ın ne düşündüğü bilinmiyor. Olup biten hiçbir şey, Abdullah Öcalan’ın İmralı’ya geldikten sonra değişen fikirlerine, Türkiyeci bakış açısına uyumlu değil. Kurduğu örgüt, yönettiği siyasi legal partiyle beraber, yerel vasfını, giderek kaybediyor. Öcalan’ın kapısı çalınacak da Öcalan bir mucize yaratacak değil elbette. Çok temkinli davranacağını tahmin etmek zor değil. PKK’nın onu dinlemeyebileceği de güçlü bir ihtimal olarak ileri sürülebilir. Ama bütün bunlar, Öcalan’ın suskun kalmasını gerektirmiyor. Ve Öcalan, konuşursa bu defa sözünü belki de PKK’ya değil, daha çok PKK/HDP’yi genel olarak olumlayan ama ‘hendek siyasetine’ de karşı çıkan halk kesimlerine söyleyecektir.

Onların Öcalan’dan gelecek olumlu bir mesajı, dinlemeye ihtiyaçları var sanırım.”

AKTİFHABER