Başkent Washington DC’nin önde gelen düşünce kuruluşlarından olan Middle East Institute’de Türkiye programı direktörü Gönül Tol, Rusya’nın Suriye içinde yaptığı hamleler ile ilgili olan gelişmeleri, Türkiye açısından değerlendirdi…
‘’Pentagon yetkililerinin söylediğine göre Rusya, Suriye içinde iki tane askeri üs inşa ediyor. Ayrıca Rusya’nın, Suriye’ye gelişmiş SA-22 uçaksavar füzeleri ve T-90 muharebe tankları ile yüzlerce Rus deniz piyadesini de Lazkiye’ye yolladığı belirtiliyor… Görünen o ki Rusya’nın amacı çok kapsamlı. Bölgede ve Akdeniz’deki varlığını güçlendirmek, Ukrayna’nın ardından içine düştüğü izolasyonu kırmak ve Amerika’ya meydan okumak gibi jeostratejik hedeflerin yanında Rusya, Suriye’deki askeri dengeyi Esad rejimi lehine değiştirmek istiyor. Bunun için hem rejim güçlerini savunma amaçlı hem de muhaliflere karşı saldırı amaçlı operasyonlara gireceğe benziyor. T-90 ve SA-22 füzeleri buna işaret ediyor. Rusya hava üssünü de muhtemelen muharebe uçuşları için kullanacak.
Esad rejimi bir süredir muhalifler karşısında askeri olarak zor durumdaydı.Rusya’nın rejime artan desteği sahadaki askeri dengeyi rejim lehine değiştirip savaşın ömrünü uzatacaktır. Bu durum, Türkiye gibi tüm hesaplarını Esad’ın gitmesi üzerine yapmış ülkeler için tam bir felaket.
Hem rejim güçlerini savunma amaçlı hem de muhaliflere karşı saldırı amaçlı operasyonlara gireceğe benziyor. T-90 ve SA-22 füzeleri buna işaret ediyor. Rusya hava üssünü de muhtemelen muharebe uçuşları için kullanacak.’’
Türkiye’nin Güvenli Bölge Planları Suya Düşüyor
Rusların Suriye hamlesinin Türkiye’nin Suriye içinde güvenli bölge kurmak hedeflerini ne şekilde etkileyebileceği konusunda ise Tol, bu gelişmenin Türkiye’nin bu hayallerini suya düşürecek nitelikte olabileceğini düşünüyor.
‘’Rusya’nın rejime hava koruması sağlaması, Türkiye’nin ‘güvenli bölge’ planlarını da bütünüyle suya düşürecek bir gelişme. Zaten Batı, özellikle de Amerika, bu fikre maliyetli ve riskli olduğu gerekçesiyle soğuktu.Suriye hava sahasının Rus uçaklarınca korunacak olması hem riski hem de maliyeti artırıyor. Bu nedenle kuzey Suriye’de IŞİD mevzilerini bombalayan Amerikan uçaklarının dahi dikkatli olması gerekiyor.’’
ABD Ses çıkaracak gibi görünmüyor
Rusya’nın Suriye içindeki hamleleri şimdiye kadar Washington’ı çok fazlaca rahatsız etmişe benzemiyor. Yine Tol’a göre, ABD’den şimdiye kadar gelen mesajlar, ABD’nin Rusya’nın hamlelerine pek de ses çıkarmayacağı şeklinde.
‘’Washington Rusya’nın Suriye içinde artan askeri angajmanına ne tepki verecek? Bu sorunun cevabının Suriye ve Türkiye için önemli sonuçları olacak.
Başkan Obama’nın Putin ile pazartesi yaptığı görüşme Amerika’nın Rusya’ya ne yanıt vereceğini açıklığa kavuşturdu. Görüşmede Obama ve Putin, iki ülkenin silahlı kuvvetlerinin yanlışlıkla birbirini vurmaması için ‘koordinasyon içinde çalışmaları gerektiği’ konusunda uzlaşmaya vardı.
Dışişleri Bakanı Kerry de IŞİD’e karşı ortak mücadele de dahil Suriye konusunda Rusya ile temel prensiplerde anlaştıklarını duyurdu.
Yani Amerika, Rusya’nın Suriye’deki askeri angajmanına ses çıkaracak gibi görünmüyor. Aksine Washington, Suriye’deki çatışmayı IŞİD odaklı görüp Rusya’nın pozisyonuna yaklaşıyor.
Bu durum Türkiye için kötü haber. Ayrıca Putin ve ABD bir konuda daha hemfikir.
Putin New York’ta şu ifadeleri kullandı:
‘Suriye’de IŞİD’e karşı en etkili savaşan silahlı gruplardan bir tanesi de Kürtler, onların da desteklenmesi lazım.’
Böyle bir konjonktürde Başbakanın ‘Cerablus ve Azez arasındaki bölgede 100’er bin kişilik 3 şehir kuralım’ önerisinin kabul görmesi kolay değil.
Türkiye için, özellikle mevcut konjonktürde, işleri en çok karıştıracak gelişmelerden bir tanesi Amerika’nın Suriyeli Kürtlerle daha yakın çalışmaya başlaması. Rusya’nın Suriye’ye artan angajmanı bunu zorunlu kılabilir.
Eğer beklenildiği gibi Amerika’nın Suriye içindeki hava operasyonları Rusya yüzünden kısıtlanırsa Amerika, IŞİD ile mücadelede kara gücüne, yani Kürtlere, daha çok yaslanabilir.Türkiye’nin PKK ile kıran kırana ve ne zaman biteceği belli olmayan bir mücadele içinde olduğu bir dönemde böylesi bir gelişme Türkiye’nin Suriye’de elini daha da zayıflatacaktır.
Kısacası Rusya’nın Suriye’ye direkt olarak bu denli angaje olmuş olması Türkiye’nin Suriye politikasını oldukça zora sokacak bir gelişme. Üstelik Kırım ve Ukrayna’dan öğrendiklerimiz bize birkaç haftadır gördüğümüz Rus angajmanın sadece bir başlangıç olduğunu, çok daha yoğun bir angajmanın yolda olduğunu söylüyor.’’
KAYNAK: İLHAN TANIR / HABERDAR