CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, artan terör olaylarını değerlendirirken şunu söyledi:
“Bu süreçte terör örgütünün kötü niyetlerini hayata geçirmek için istismar ettiğini gördük. Kamu görevlilerinin gelişmeleri eksik veya yanlış değerlendirmesinin, bu konuda zafiyete yol açtığı anlaşılıyor.”

Terör örgütünün, çözüm süreci sırasındaki çatışmasızlık sırasında silah ve cephane yığınağı yaptığı, adam devşirdiği, bölgedeki pozisyonunu güçlendirmek için adımlar attığı bir sır değil.
Birdenbire patlayan terör olayları nedeniyle bunu herkes öğrendi zaten.

Ama bu durum “kamu görevlilerinin gelişmeleri eksik ve yanlış değerlendirmesinden” kaynaklanmadı.
Çünkü kamu görevlileri, bir “değerlendirme” yapmak durumunda değillerdi ki bunu “eksik ve yanlış” yapsınlar!

Başında bizzat kendisinin bulunduğu hükümet, valilere bu konuda tam yetki verdi. Askerin ve polisin valinin izni olmadan terör örgütünün faaliyetlerine karşı operasyon yapmaması emrini hükümet verdi.
Nitekim sadece üç ilde askerin 290 kez operasyon izni istediğini ama bunlardan ancak 8’ine izin verildiğini artık biliyoruz.

Bugün bu yığınak yapıldıysa ve PKK barış sürecinden önceki durumuna göre daha geniş bir hareket alanına sahip olduysa, bunun sorumlusu o gün valilere bu emri veren hükümetten başkası değildir.
Öte yandan Cumhurbaşkanı’nın sözünü ettiği kamu görevlileri de o mevkilere tepeden zembille inmedi.

Onları oraya hükümet atadı.
Yanlış değerlendirme yapan kamu görevlileri varsa bile bunun siyasi sorumlusu kendisinden başkası da değil.
Cumhurbaşkanı, kötü giden her şey nedeniyle, kendisinden ve hükümetinden başka herkesi sorumlu tutuyor!
Kötü giden işleri düzeltmek için oraya seçilmeye talip olduğunu ve milletin de kendisine işleri düzgün yönetsin diye görev verdiğini unutuyor.



Madem öyle soruşturma nerede?

CUMHURBAŞKANI’nın “Kamu görevlilerinin gelişmeleri eksik veya yanlış değerlendirmesinin, bu konuda zafiyete yol açtığı anlaşılıyor” sözleri bir başka konuyu da gündeme getirmeli.
Çünkü bu “eksik ve yanlış değerlendirmeden kaynaklanan zafiyet”in bedeli bir hayli ağır oldu.

Bu zafiyetin bedelini canları ile ödeyen gencecik insanlar var çünkü.
Yetim kalmış çocuklar, genç yaşta dul kalmış kadınlar var.
Madem ki Cumhurbaşkanı bu hatanın kendi emirlerinden değil, kamu görevlilerinin yanlış değerlendirmelerinden kaynaklandığını söylüyor, bunun gereğini de yapmak gerekir.
Ciddi bir soruşturmaya ihtiyaç var.
Kim görevini gereği gibi yapamadığı için terör örgütü silah ve cephane yığınağı yapmış?
Kim bunları bildiği halde “yanlış değerlendirme” yapıp müdahale etmemiş?
Hangi valiler, askerin üç ilde istediği 290 operasyon iznini vermemiş?
Bu izni vermeme kararını neye dayanarak almışlar?
Hükümet onlara nasıl bir emir vermiş, onlar bu emrin neresini yanlış anlamış?
Bu soruşturulup ortaya çıkarılmalı ki millet de öğrensin.