8 Hazirandan itibaren şu gerçek ortaya çıktı. Erken seçim de olsa koalisyon da olsa AKP ile MHP arasında olacak. Birbirine yakın iki taban zaten mevcut. AKP Kürt oylarını HDP’ye kaptırdıktan sonra geriye kalan tek argümanı milliyetçiliğe sığınmak. Bu yüzden seçimlere gidilirken bu AKP ile MHP arasında büyük kavgalar ve stratejik hamleler kaçınılmaz.
AKP’nin Türkeş transferiyle MHP’ye daha çok da Devlet Bahçeli’ye büyük bir gol attığı muhakkak. Muhtemelen önümüzdeki günlerde AKP Mehmet Ağar’ı da kadroya katmak ister. Yanına yine bilinen milliyetçi isimleri eklemek isteyecektir.
İlk hamleyi AKP yaptı ve büyük mesafe aldı. Şimdi sırada MHP var. Bakalım Devlet Bahçeli’nin hamlesi ne olacak. Herkes Bahçeli’nin bittiğini, AKP’nin MHP’yi dağıtacağını düşünüyor ama Bahçeli’nin elindeki kozlar da en az Tuğrul Türkeş kozu kadar güçlü.
1) Devlet Bahçeli MHP’yi tüm milliyetçi isimlere açabilir. Sadettin Tantan’dan, Namık Kemal Zeybek’e, Rıfat Hisarcıklıoğlu’ndan, İdris Naim Şahin’e Ali Müfit Gürtuna’ya, oradan da Haşim Kılıç’a varıncaya kadar milliyetçi muhafazakar çevrelerde bilinen isimleri parti etrafında kenetleyebilir. Böylece milliyetçi tabana büyük milliyetçi buluşması MHP’de oluyor mesajı verebilir.
2) MHP Büyük Birlik Partisi, Demokrat Parti gibi milliyetçi ve merkez sağ partilerle koalisyon yapabilir. Bu partiler zaten MHP etrafında birleşmeye hazır olduklarını söylüyorlar. Böylece AKP’nin MHP’yi bölme hamlesine Bahçeli tüm milliyetçi partileri de yanına alıp, milliyetçileri birleştirme hamlesiyle karşılık verebilir. Bu da AKP’nin planını bozar.
3) MHP kapılarını AKP’nin üç dönemlikleri ve Ülkücü kökenli eski vekillere kapıyı açarsa işte esas gümbürdü o zaman kopar. Bu hamle AKP kadrolarını derinden sarsar. AKP’nin Türkeş hamlesi MHP’nin tavanını sarstı, ancak Türkeş MHP tabanından bir şey götüremez. Ancak MHP kapılarını AKP’nin dürüst ve namuslu üç dönemliklerine açarsa işte o zaman AKP’nin tabanı sarsılır. Bu da AKP’den en az 2-3 puan oyun MHP’ye kaymasıyla sonuçlanabilir.
Örneğin 2004 yılında DEP’li eski vekiller hapisten çıkıp AKP kadroları tarafından köşklerde ağırlanınca AKP içindeki MHP kökenli vekiller Sadık Yakut, Miraç Akdoğan, Mehmet Erdemir, Fuat Geçen, Süleyman Sarıbaş, Ali Küçükaydın, Sait Armağan, Osman Seyfi, Ali Ayağ ve Vahit Erdem bir bildiriyle AKP’nin tutumunu kınamıştı. AKP içinde hatırı sayılır derecede MHP kökenli vekil var. MHP sadece bunlardan bir grup kuracak kadar transfer yapabilir.
4) MHP CHP ile ortak hareket edip Meclisi toplayıp AKP’nin yolsuzluk dosyalarını açtırabilir. Bunun için bazı hukuki sınırlılıklar olsa bile meclis üzerinden atacağı adımlarla AKP’nin önünü tıkayabilir. Örneğin Sulh Ceza hakimliklerini kaldıran bir yasa tasarısı, dört bakanının fezlekesini meclise getirip seçimlerde fezlekelerin içindeki belge ve bilgilerle kampanya yapacak bir adım atabilir.
5) CHP’li Barış Yarkadaş’ın verdiği kanun teklifine göre Cumhurbaşkanının Çankaya’da oturması zorunlu kılınıyor. MHP Meclisin gündemini seçim gündemine göre ayarlayıp, o yasa teklifine destek vererek saray tartışmalarını yeniden açtırabilir.
6) MHP’nin devlet bürokrasisinde yoğun ve yaygın bir kadrosu var. AKP özellikle cemaate yakın bürokratları tasfiye ettikten sonra MHP’li bürokratları kritik mevkilere getirdi. Önümüzdeki seçim ve sonrasındaki kavga MHP ile AKP arasında olacağı için AKP ilk dönemeçte Cemaate karşı kullandığı MHP’li bürokratları satacaktır. MHP’li bürokratların kritik konumlarda olması AKP’nin yumuşak karnına dönüşmüş durumda. MHP’li bürokratlar Cemaate karşı olan kızgınlıkları nedeniyle AKP ile işbirliği yapıyordu. Ancak şimdi AKP bizzat MHP’yi bölüp hedefe koyduğu için MHP’li bürokratları tehlike olarak görecektir.
Bürokrasideki bu hassas dengeler MHP’ye yeni bilgi ve belgelerin akmasını sağlayacaktır. MHP’ye yakın istihbaratçıların –ki bunlardan biri İmralı görüşmelerini yürütüyor- elinde Öcalan’la yapılan pazarlıklar mevcuttur. MHP Öcalan ile yapılan pazarlıkları vatana ihanet olarak tanımladığına göre, o ihanet belgelerini ortaya çıkarışa AKP’nin kaçacağı ve sığınacağı hiç bir yer kalmaz. Muhtemelen o belgeler zaten Bahçeli’ye gelmiştir. Eğer isterse Bahçeli AKP’yi milliyetçilik ringinde bir İmralı tutanakları ile nakavt eder.
Peki Bahçeli bunlardan hiç birini yapar mı?
Normal şartlar altında yapmaz. Ancak Bahçeli’nin hangi şartlar altında olduğunu da bilmiyoruz. Bu yazının amacı da Bahçeli bunları yapsın demek değil. Bahçeli’nin AKP’ye karşı elindeki kozların yeterince fazla olduğunu göstermek…
EMRE USLU