7 Haziran’da tek parti iktidarını kaybeden AKP’nin 1 Kasım seçimleri öncesi meydanlarda savunduğu temel tez şuydu: Koalisyonlar ülkeye istikrar getirmez. AKP’yi yeniden tek başına iktidara getirirseniz ülkeye ülkeye huzur, güven ve istikrarın gelir…
Evet gerek AKP Genel Başkanı Davutoğlu’nun ve gerekse de sürekli “tek parti iktidarı” diyerek üstü kapalı şekilde AKP’ye destek veren Erdoğan’ın temel tezleri buydu.
Ancak geldiğimiz noktada tek parti iktidarının ülkeye istikrar getirdiğini söylememiz biraz zor.
Terör saldırıları, Suriye ile savaşın eşiğine gelmemiz gibi güvenlik sorunları başka bir yazı konusu.
Ancak yüzde 49,5 oy alarak tek başına iktidara gelmiş bir partinin içindeki son dönem çalkantıları, kırılmaları, çatlakları göz önünde bulundurduğumuzda insan “Koalisyon Hükümeti olsa daha uyumlu çalışırdı” diyesi geliyor.
Özellikle son Cerattepe ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Anayasa Mahkemesi’nin Can Dündar ve Erdem Gül’e tahliye yolunu açan kararlarıyla ilgili Hükümet’ten gelen açıklamalara baktığımızda bunu daha net görebiliyoruz.
Aslında son dönemde Hüseyin Çelik ile başlayan, Arınç ile devam eden, Gül ile ivme kazanan süreç bir tarafta…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hemen hergün planlı ve organize adım atan bu ekibi karşı hamleleri diğer tarafta…
Ve her iki tarafı da idare etmeye çalışan Hükümet ve tüm bu yaşananları bir pinpon maçını izler gibi kafaları bir o tarafa bir bu tarafa çeviren ve pozisyon almaya çalışan milletvekilleri bir tarafta…
Cerattepe olayına bakalım…
Başbakan Davutoğlu, Saray’a yakın Cengiz İnşaatın yürüttüğü Maden çalışmalarını hukuki süreç sonuçlanıncaya kadar durdurdu.
Davutoğlu’nun bu hamlesi Saray’a yakın gazeteciler, aktroller tarafından çok sert eleştirildi.
Son noktayı Cumhurbaşkanı Erdoğan koydu. Cerattepe’deki yaşananları “Yavru Gezi’ciler” olarak nitelendirdi. Başbakan Davutoğlu “Artvinlilerle yürürüm” demişti. Şimdi acaba Davutoğlu da mı “Yavru Gezici” oldu?
AYM’NİN CAN DÜNDAR VE ERDEM GÜL KARARI
AKP içinde kafaları iyice karıştıran, milletvekillerinin ve hükümet üyelerinin pozisyon almakta zorlandığı asıl diğer olay Anayasa Mahkemesi’nin Can Dündar ve Erdem Gül ile ilgili verdiği karar oldu.
AKP Milletvekili Bülent Turan, AYM’nin kararını ilk önce “sevindirici bir gelişme” olarak nitelendirirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “AYM’nin kararına uymuyorum, saygı da duymuyorum” sözü sonrası çark edip “AYM yetki gasbı yaptı” diyebildi.
Hükümet cephesinde ise durum daha da karışık…
Cumhurbaşkan Erdoğan “Saygı duymuyorum” diyerek açıkça pozisyonunu belirtti ama Hükümeti yöneten Başbakan Davutoğlu’nun bu konuda hala ne düşündüğünü tam olarak bilemiyoruz. Zira kendisi bu konuda henüz bir açıklama yapmadı.
Davutoğlu sessizliğini korurken, konuyla ilgili olarak Bakanlar Kurulu sonrası Hükümet adına bir açıklama geldi.
Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Erdoğan’ın “AYM’nin kararına saygı duymuyorum” açıklaması için “kendi kişisel görüşüdür” yorumunda bulundu.
Ancak Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın Erdoğan’ın AYM kararıyla ilgili yaptığı bugünkü açıklama kafaları karıştırdı.
Anayasa Mahkemesi’nin kararına sert çıkan ve AYM’yi yasaları ihlal etmekle itham eden Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ”Can Dündar ve Erdem Gül ile ilgili AYM kararının anayasa ve yasayı ihlal olduğu açıktır. Cumhurbaşkanı’nın AYM kararını eleştirmesi demokratik bir haktır” yorumunda bulundu.
Dün Hükümet adına açıklama yapan Sözcü Numan Kurtulmuş, “Erdoğan’ın kişisel görüşü” derken bir başka Hükümet üyesinin “anayasa ve yasa ihlali” açıklaması yapması “Hükümet içinde çatlak mı var” sorusunu da gündeme getirdi.
Tüm bunları görünce insan sormadan edemiyor.
Koalisyon Hükümeti olsa bundan daha uyumlu çalışmaz mıydı?
Hoş AKP’liler bu yaşananları “Kim demiş AKP’de parti için demokrasi yok” diye de değerlendirebilir…
Aktifhaber
