Yusuf Kaplan’ın AKP Hükümeti’nin Mısır ve Suriye politikasının yanlışlığıyla ilgili eleştirisine destek çıkılan analizde, Aktrollerin Yusuf Kaplan’a linç etmesine sert tepki gösterildi.
“Yusuf Kaplan AK Parti iktidarının yüzde 1500 ilkesel Suriye ve Mısır siyasetlerini yerin dibine batırıyor, ama kimse buna bir şey demiyor” denilen analizde Erdoğan ve çevresine eleştiri olmadığı sürece o tayfa için Türkiye‘nin politikalarının yanlış ve hatalı olmasının bir öneminin olmadığı tespiti yapıldı.
Analizde “Vay sen Reis’in danışmanına nasıl laf edersin, Reis’in tercihini nasıl sorgularsın! Reis”e ve onun çevresine laf yoksa problem de yok; laf varsa tek problem o. Öyle mi? Öyle öyle” yorumunda bulunulması dikkat çekti.
Prensipte herkes prensiplere dayanıyor. Sanırsınız ilkesellik almış başını gidiyor. İlkelerimiz, hareketimiz, davamız… Peh peh peh!
Sonra Yusuf Kaplan, AK Parti iktidarının yüzde 1500 ilkesel Suriye ve Mısır siyasetlerini yerin dibine batırıyor, ama kimse buna bir şey demiyor; varsa yoksa “Vay sen Reis’in danışmanına nasıl laf edersin, Reis’in tercihini nasıl sorgularsın!” Suriye Devrimi de İhvan-ı Müslimin de fasa fiso, zahar. Mezkur siyasetler Erdoğan’ın (da) siyasetleri, ama bizzat “Reis”e ve onun çevresine laf yoksa problem de yok; laf varsa tek problem o. Öyle mi? Öyle öyle.
Mavi Marmara’yı bir türlü sevemeyen Bülent Arınç, onu “bazı soru işaretleri”nden dem vurarak itibarsızlaştırmaya -dolayısıyla Erdoğan ve AK Parti’nin Mavi Marmara katliamından ötürü İsrail’e koyduğu tavrın doğruluğunu tartışma konusu yapmaya- çalıştığında İHH ve Mavi Marmara camiasından başka kimse oralı olmamıştı. Tepki çekebilmek için Dolmabahçe meselesinde Erdoğana laf dokundurması gerekiyordu Arınç’ın. “Reis’e laf ettin ha?” Gelsin “paralelci hain”ler, gitsin “satılmış ajan”lar. Mavi Marmara ne ki? Varsa yoksa ‘Reis”!
Erdoğan’ı İslam dünyasının umudu, Türkiye‘yi İslam dünyasının yıldızı yapan şeyleri umursamayıp sadece Erdoğan’ın şahsına siper olma eğilimi, bir değer olarak Erdoğan’ın içini boşaltıyor. Dikkat!
“Tepki gösterilmesi için ille de bizzat Erdoğan’ın veya yakın çevresinin mi eleştirilmesi lazım?” dediğimize bakmayın siz. Tepkilerin yerlerde sürünen seviyesi ortadayken, Arınç yahut Kaplan’a bir de Mavi Marmara veya Suriye gibi konularda tepki gösterilmesini arzu edecek kadar hunhar değiliz.
Gülme işaretiyle bitirelim de içimiz kararmasın:)





