27 Mart 2002’de…
TBMM genel kurulunda…
AKP Bursa Milletvekili Faruk Çelik “gündem dışı” söz aldı.
Çelik, 1956 Artvin Yusufeli doğumlu.
Özetle şöyle konuştu:
**
-Son yıllarda iki konu Artvinlilerin huzurunu iyice kaçırdı.
-Çoruh’taki barajlar ve 1995’ten beri süren madencilik projeleri.
-Yusufeli Barajı ilçeyi sular altında bırakacak.
-Suç ve suçlunun konuşulmadığı, cezaevi her zaman boş olan Yusufeli’nde 30 bin kişi evsiz kalacak.
-Çevreye zarar vermeyecek nehir tipi santrallarla elektrik üretimi neden düşünülmedi?
-İnsanoğlu kalkınma, daha çok kâr, daha fazla üretim ve tüketim bahanesiyle üretemeyeceği tek şey olan tabiatı çılgınca ve bilinçsizce tüketiyor.
-Millî parka beş yüz, Kafkasör turizm merkezine bin metre mesafede, on ikisi dünyada başka yerde olmayan, iki yüze yakın bitki türü ve yaban hayatın hüküm sürdüğü
yeşilliklerin ortasında maden arama çalışması yapılıyor.
yeşilliklerin ortasında maden arama çalışması yapılıyor.
-Asit karakterli kirleticiler, çevrenin en temiz suyu Hatila Suyu ile tatlı su ekosisteminin sonu olacak.
-Yüzde 60 eğimli Artvin’de maden çalışmaları, heyelanları daha da artıracak.
-Sivil toplum örgütleri ve yöre halkı, yaptırdıkları araştırmalarla madencilik çalışmalarına şiddetle karşı çıkıp soruyor; bu tahribat nasıl izah edilecek?
-Ekolojik olmayan bir yatırım, uzun vadede ekonomik değildir.
-200 bin insanı “ben yaptıysam doğrudur” mantığıyla yönetmek veçaresizliğe terk etmek çağdışı bir anlayıştır.
**
Faruk Çelik bugünün Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı.
İçişleri Bakanı’nın polisi hemşehrilerini gazlıyor.
Orman Bakanı, protestocuları mahkemeye veriyor.
Çevre Bakanı, halk yanlış yönlendiriliyor diyor.
Nedense Faruk Çelik ses vermiyor.
Üstelik, bölgede “gıda tarım ve hayvancılık” açısından mühim sıkıntı var.
Tek kelime etmiyor!
Konuşun Faruk bey…
14 sene önceki gibi mi düşünüyorsunuz, yoksa görüşleriniz değişti mi?
Değiştiyse niye?
Kaynak: Tarık Toros – Özgür Düşünce





