Ankara siyasetini en iyi bilen gazetecilerden Ömer Şahin Cemil Çiçek’in neden, nerede, ve kime konuştuğunu analiz etti. Soğanı doğrayanların açı çektiğini ama yiyenlerin bunu bilmediği meteforuyla Erdoğan’ın etrafındaki yiyici takıma mesaj gönderip Arınç ve Hüseyin Çelik tarafını tutan Cemil Çiçek’in CNN’e çıkması ise ayrı bir anlam taşıyor. Her zaman yükselen dalgaya binmeyi başarmış bir siyasetçi olarak Çiçek’in Arınç tarafında yer alması Erdoğan’ın canını sıksa da bu Ankara’daki rüzgarın Erdoğan aleyhine döndüğünün en net göstergesi.

İşte Ömer Şahin’in bir gösterge tablosu niteliğindeki o yazısı:

Bir yerde ne olup bittiğini anlamak için, ayak izlerinin takip edilmesi gereken isimler vardır.

Konuşmaları kadar suskunlukları da manidardır. Nihayetinde onların sesinden ya da sessizliğinden genel bir perspektif edinirsiniz.

Hayatın her alanında vardır böyle isimler.

Siyasette kimdir bu isimler, dense benim cevaplarımdan birisi Cemil Çiçek olur.

Niye mi?

30 küsur yıldır siyasetin içinde. ANAP, FP, AK Parti’de siyaset yaptı. Her zaman zirvede oldu. Belediye başkanlığı, milletvekilliği, bakanlık, başbakan yardımcılığı, TBMM Başkanlığı yazıyor kartvizitinde.

Cemil Bey, az ama öz konuşur. Dolduruşa gelmez. Kritik zamanlarda ince mesajlar gönderir.

Arabanın gideceği yönü görmüştür ve çoğunlukla ‘teker patlamadan’ uyarı görevi yapmıştır.

Siyasetin barometresi gibidir.

Bunları şunun için yazıyorum.

Cemil Çiçek, önceki gün CNN’e konuk olmuş. Doğrusu programı izleyemedim. Sonrasında haberdar oldum neler söylediğinden.

Demokratik bir ülkede ‘trajikomik’ olarak görülebilir ama şu aşamada bir AK Partilinin CNN’e hele de Şirin Payzın’a konuk olması ‘cesaret’ işidir.

Cemil Çiçek’in CNN Türk tercihi başlı başına mesajdır, diye düşünüyorum.

Programda söylediği bir cümle var diğer mesajların önüne geçen Bülent Arınç, Hüseyin Çelik’in açıklamaları sorulduğunda Cemil Bey şöyle diyor: “Bunlar düzgün arkadaşlardır. O arkadaşlar için ben şehadet ederim. Bu ülke için çalışmışlardır.”

Çiçek bu şehadeti yaparken bir şey daha söylüyor. 27 Nisan e-muhtırası sırasında ‘viraj almaya çalışan, korkan’ isimler olduğunu ima ediyor ama kimler olduğunu açıklamıyor.

Emekli Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün Ergenekon sürecinde kamuoyuna mal olan “Kasaptaki ete soğan doğramam” sözünden sonra yine ‘soğan’lı bir örneği bu sefer Cemil Çiçek’in ağzından duyuyoruz.

Çiçek’in “Soğanın acısını yiyen bilmez, doğrayan bilir. Bu arkadaşlar soğanı doğrayan arkadaşlar” sözü adrese teslim.

Soğanın cücüğünü yiyenler üzerine alınacaktır…

Cemil Çiçek, uzun bir aradan sonra ‘sade milletvekili’ olarak TBMM’de.

Yeni anayasayı hazırlayacak heyetin içerisinde.

Çiçek’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ısrarı üzerine yeniden aday olduğu biliniyor. Kabinede kesin olacağı bekleniyordu ama olmadı.

Kimse kalkıp da Çiçek’in sözlerinde ‘kişisel’ gerekçeler aramasın.

Cemil Çiçek uzun bir aradan sonra hem de CNN Türk’e çıkıp konuştuysa orada durmak lazım.

Demek ki o da gidişata ilişkin kaygılı ki ‘uyarı’ yapma ihtiyacı hissetti.

TRT, Kanal 7, A Haber Arınç’la röportaj yapar mı?

Bülent Arınç’ın CNN Türk’e çıkışı, Hüseyin Çelik’in Hürriyet Gazetesi’ne konuşmasına AK Partili kimi isimler “Niye Aydın Doğan’ın gazete ve TV’leri?” diye tepki gösteriyor.

İşbirlikçilikten hainliğe kadar suçlandıkları oluyor.

Çoğu insan bilmiyor ki AK Parti’ye yakın medya organları AK Partililere ambargo uyguluyor.

Şu anda hükümetin kontrolünde onlarca gazete ve TV var.

TRT, A Haber, Kanal 7, TV 24 hatta NTV, Haberturk TV’leri ile Sabah, Yeni Şafak, Akit, Star gazeteleri, Arınç, Çelik ya da az da olsa eleştiri yapan bir AK Partili ile röportaj yapar mı?