AKP seçim kampanyasını milliyetçilik üzerine kurdu. 7 Haziran’da seçimi kaybedince PKK’ya saldırıp, savaş çıkardı. Halkı korkutup kendi etrafında topladı. 2012’den beri çözüm ortağı olan PKK ile kucak kucağa icraat yapıyorlardı. Aynı yatağı paylaşıyordu, hatta PKK’ya terör örgütü demeyi bile yasaklamışlardı. 7 Haziran’dan sonra birden bire PKK yeniden “terör örgütü” oldu. Çünkü PKK’nın saldırılarının kendilerine yarayacağını biliyorlardı…
Şimdi seçimi kazandılar. Bu noktada atacakları ilk adımı anlatayım:
1) Önce İmralı’ya bir heyet gönderecekler. Ona bir takım tavizler verecekler. Sonra Kandil’in yolunu tutacaklar. PKK, bir dahaki seçime kadar, yeniden terör örgütü olmaktan çıkarılacak. Bir seçim malzemesi olarak terörün kullanılacağı ana kadar kardeş kardeş yaşayacaklar. İki taraf da bunu kabul edecek. Çünkü iki taraf da bu al-ver işinden kazanç elde ediyor…
2) Gerilimi düşürmek adına biraz satılık entelektüel toplamaya çalışacaklar. Halk nezdinde kazandıkları fakat aydınların gözünde kaybettikleri itibarı yeniden sağlamak için kesenin ağzını açacaklar. Satılık aydın avına çıkacaklar. Havuzu biraz da yeni yüzlerle dolduracaklar. Kabin ekibine göstermelik aydınlar ikame edecekler.
3) Çalmaya, yolmaya, gasp etmeye devam edecekler…