Güvenlik güçlerinin muhalif gazeteciler ve soysal medya kullanıcılarının peşine düştüğü kadar IŞİD teröristlerinin peşine düşmediği eleştirisi hep yapıldı. Yeni çıkan bir bilgi bu eleştirilerin haklılığını bir kez daha ortaya koydu.  Milliyet’in haberine göre Diyarbakır’da 26 Ekim günü IŞİD’in hücre evlerine yapılan ve 7 teröristin ölü olarak ele geçirildiği operasyondan 2.5 ay sonra Ağır Ceza Mahkemesi’ne yazı yazan soruşturma savcısı, Rakka’dan Diyarbakır’a 15 yabancı canlı bomba gönderildiğini belirtti…

Rakka’dan  15 canlı bomba gönderildi

FELAT BOZARSLAN Diyarbakır DHA

Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesinde 26 Ekim günü IŞİD’in hücre evlerine yapılan operasyonda polis memurları Sadık Özcan ve Gökhan Çakıcı şehit edilirken; 7 terörist ölü olarak ele geçirildi. IŞİD’in Diyarbakır’da sansasyonel eylem yapacağı bilgisi üzerine başlatılan soruşturmanın dosyasında, çarpıcı bilgiler yer aldı. Dosyadaki bilgilere göre soruşturmayı yürüten savcı, bazı kişilerin teknik takibe alınması için 18 Ocak 2016 günü 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne yazı yazdı.

IŞİD’in, şüpheli Nihat Turan’ı “Diyarbakır Emiri” olarak atadığını kaydeden savcı, Turan’ın faaliyetlerini Rakka’da bulunan bir örgüt liderinin himayesinde yürüttüğünü vurguladı. Yabancı uyruklu 15 canlı bombanın Rakka’dan intihar eylemi yapmak için Diyarbakır’a gönderildiğini belirten savcı, bu kişilerin hücre evinden hiç çıkmadıklarını ve tüm ihtiyaçlarının 2 örgüt mensubu tarafından karşılandığını ifade etti. Yazıda, örgütün Diyarbakır emiri Nihat Turan’ın, PKK/KCK ve Selefi/Tekfiri unsurlara yönelik gerçekleştirmeyi planladığı muhtemel eylemlerin deşifresi için adli takip talebinde bulunulduğu kaydedildi.

1 Kasım’dan sonra
Nihat Turan’ın 1 Kasım genel seçimlerinden sonra yapmayı planladığı eylemlerini, faaliyetin deşifre olduğunu hissetmesi ya da güvenlik birimlerinin takibinden şüphelenmesi nedeniyle daha öne almayı planladığını belirten savcı, anılan kişilerin PKK/KCK terör örgütü yanlısı etkinlikleri hedef alacaklarını ifade etti. Savcı, tasarlanan eyleme uygun bir etkinlik olmaması halinde, örgüte müzahir kurum binalarına bombalı araçla saldırı yapılmasının planlandığını kaydetti.

Bombalı araç test sürüşü
Tutuklu şüpheliler Cafer Erdem ve Baran Yalçın’ın 22 Ekim günü 21 AS 697 plakalı panelvan bir aracın test sürüşünü yaptığını ifade eden savcı, operasyonla ele geçirilen aracın bomba yüklenerek eylem yapmak maksadıyla satın alındığını belirtti. Aracın alınmasında örgüt mensuplarından Cihat Ekinci’nin aracılık yaptığını kaydeden savcı, bu kişinin çatışma bölgelerindeki kişilerle örgütsel ilişki içinde olduğunu ifade etti. Savcı’nın talebi üzerine karar veren 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, Cihat Ekinci hakkında 24 Şubat 2016 tarihine kadar iletişimin takibi kararı verdi.

Haberimizi okuduğunuz için teşekkürler…

Okuduğunuz bu metinler sesi kısılan, nefesi kesilen insanların sesine ses, nefesine nefes verme çabası. Bu çaba, karınca kararınca Nemrut'un ateşine karşı "yerimiz belli olsun" çabası. Bu çaba, 'zalim zulmederken sen ne yaptın?' diye sorulduğunda "dik durdum" deme çabası. Bu çabanın devam etmesini isteyen dostlarımız aşağıdaki ürünü alarak destek verebilirler. Desteğiniz için yürekten teşekkürler.

Bu yayınların devam etmesi için verdiğiniz destek için çok teşekkürler...